instagramda ben etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
instagramda ben etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Temmuz 2020 Cumartesi

Kusursuz Dikkat

Bir kutu kitap temmuz ayı kargosundan kusursuz dikkat isimli bir kitap çıktı.
Bir kutu kitap temmuz kargosu açılımını ve yaptığım son kitap alışverişini instagramda izleyebilirsiniz.
Aha dedim, ne kadar da benlik bir kitap.




Bakalım instagramdaki videomu buraya koyabiliyor muyum?
İlk defa bir kitap hakkında bu kadar detaylı bilgi verdim.
Onunda sebebi cidden bu sorundan mustarip olmamız.
(muzdarip/mustarip yazımı konusunda ihtilaf var o yüzden instagramda farklı burada farklı versiyonlarını kullandım :) )
Eğer siz de onlardan biriyseniz, videoyu beğenirsiniz diye düşünüyorum.

16 Haziran 2016 Perşembe

Yitik Kalper İstanyonu {Youtube Versiyonu}

Yitik Kalper İstasyonunu daha evvel blogda yazdım, videosunu çekmek istediğimi de söyledim.
Videosunu ancak şimdi çekebildim ama neler çektim.

Şimdi düşünüyorum da resmen inatlaşmışım, iyi ki yarım bırakmamışım hayret.
Videomda anlatıyorum olayları, tekrar yazmıyayım buraya.



Videomu izlerken -artık kendimi izlerken/dinlerken ilk başlardaki kadar rahatsız olmuyorum- heyecanlı olduğumu fark ettim.
Bu kitap için hala heyecanımı koruyorken video çekmiş olmam çok güzel bence.

Aranızda okuyan, okumayı düşünen var mı?
Youtube kanalıma hala abone olmayan var mı?
Instagram hesabımda bu kitabı hediye ediyorum, son katılım 19 haziran.

31 Aralık 2015 Perşembe

Portakal Ağacı Ferahlığı

Türk Bloggerlarının herhalde atası desem Portakal Ağacı için, yanılmış veya yanıltmış olmam.
Buralar hep dutlukken o blog yazıyordu.
Kurduğu sofralar, yaptığı yemeklerle gönülleri fethediyordu.
Hatice Özdemir Tülün'den bahsediyorum.

Kendisini takip etmeye başladığımda daha bekardı. 
Evlendi, çocukları oldu. Ailesi genişledi. O yazmaya, başarmaya, örnek olmaya devam etti.
Bilgili, görgülü, nazik bir kadın.

Portakal Ağacı dergisi zamanı yaptığı buluşmaların birinde kendisiyle tanışmış elektriğine de bayılmıştım. Bende iş elektrikte biter zira, uyuşmasa konu kapanmıştır.

Instagramda kimi takip edelim bölümüne uzun zamandır yazmıyordum ama ne zamandır Hatice Hanımdan bahsetmek istiyordum.
Bu vesileyle hala onu takip etmeyen varsa takip etmelerini önermek istiyorum.

Çok negatif insanlar, hesaplar var çevremizde, onlar yerine böyle ciddi birikimleri, hayat görüşleri pozitif olan, yapıcı insanlar olsun takip ettiklerimizde. Ana sayfamızı neden instagörl kavgaları, önce ben yapmıştım tartışmaları, laf sokmalarla  dolsun ki.

Hatice Hanım uzun zamandır sağlıklı beslenme adına çok güzel şeyler yapıyor. Önceleri bir rahatsızlığı mı var yoksa tamamen tercih meselesi mi bilmiyor merak ediyordum. Blogda bu konuda çok soru aldığı için bir yazı hazırlamış merakımın bir kısmını gidermişti. Hala çocukları bu durumla nasıl başa çıkıyor bilmiyorum ama gıpta ediyorum. 

Igde gördüğüm kadarıyla arada laf atanlar da oluyor kendisine ama dedim ya görgülü diye, çizgisinden, o eleştirilere maruz kalınca bile, çıkmıyor.
Öyle ya, sadece zayıflamak fit olmak değil mesele, herkes undan şekerden vazgeçmeyebilir ama buna mahkum olan insanlar var. Onlar için çok güzel alternatif sunuyor ve ben eminim umut da oluyordur.

Kendisini instagram, blog ve lokma dergisinden takip edebilirsiniz.

Beni de bu blogdan :) veya instagram adresim: the_syhn'dan veya işte ne bileyim Youtube kanalımdan takip edebilirsiniz. ^.^

6 Ağustos 2015 Perşembe

Haşhaşlı Çörek Kraliçesi

Ben haşhaşlı şeyleri severim.
Haşhaşlı çörek, haşhaşlı katmer hatta haşhaşlı revani. Mmm misss!
Haşhaşlı çörek çok sık olmasa da ayıptır söylemesi pek güzel yaparım ama son yaptığım resmen über leziz oldu.
Bir çörek ne kadar lezzetli olabilirse o kadar lezzetliydi ve bunu da kat kat açılıp arasına haşhaş döküldükten sonra bir de sarılmasına bağladım.

Aslında instagramda yemek hesaplarını takibe almayı sevmiyorum.
Sonra bi' bakıyorum mutfaktayım çünkü :)
CafeKakao'yu ilk gördüğümde de hesabı inceledim bayağı eski gönderilere kadar baktım.
Hatta yorum bıraktım, kalkıp bi' kek mi çırpsam ekmek mi yoğursam, diye.
Öyle aşka gelmiştim ve oradaki haşhaşlı çöreği denedim.
Yediğim en şahane çörek oldu.

Yiyen kuzenimin tepkisi, Allah iyiliğini versin nasıl yaptın bunu yemeden duramıyorum, şeklindeydi.
Gerçekten ben de durduramadım kendimi :)
İşin sırrı gerçekten bu katlamada ve sarmada. Nasıl kendime güvenip tek başıma bu işe girişmişim fotoğrafa bakınca cesaretime şaştım ama iyi ki denemişim, korkulacak bir şey yok. Ben yapmışsam herkes yapar demek istiyorum.
Bu arada benimki siyah haşhaşla yapıldı. Ondan renk farkı var. Hesapta siyah haşhaşlı yapılmış çörek de vardı, aynı tarifti.

Büşra Bektaşoğlu'nu CafeKakao kullanıcı ismiyle instagramda takip edebilirsiniz.
Ya da beni The_Syhn ismiyle. Ya da ikimizi birden :)

28 Şubat 2015 Cumartesi

Son Favorim Feyzalt

Feyzalt mı?
Feyzalt diye isim mi olur? diye hızlıca düşündü genç okuyucu.
Bakalım ne yazmış Seyhan? diye yazının içeriğine geçti.
Seyhan'ın Feyza Altun Meriç'ten bahsettiğini anlayınca, hee o mu Allah iyiliğini versin bir an idrak edemedim diyecek ya da Allah Allah kimmiş bakalım diye düşünüp yazıyı merakla okumaya devam edecekti.

Şöyle diyordu Seyhan yazısında:

Beni bilirsiniz güzel bir şey gördüm mü paylaşmadan duramam.
Negatif insanlardan, devamlı şikayet eden ve değiştirmek için hiç bir şey yapmayan insanlardan çok bunalıyorum. Sosyal çevremde de sosyal medyada da.
Daha çok pozitif, yapıcı, bilgili ve görgülü insana ihtiyacımız var.
Feyza onlardan biri.
Son zamanlarda hayran olduğum bir avukat Feyza Altun Meriç.
Belki haberlerde denk geldiniz, belki halihazırda sosyal medyadan takip ediyorsunuz..
Ama ola ki haberi olmayan kimseler vardır. Bu konuda ben de üzerime düşeni yapayım ve tanımayan tek bir kişi kaldıysa da, o da benim vesilemle tanışmış olsun.


Ben, oğlunu bırakacak kimsesi olmadığı için duruşmaya çocuğuyla girdiği günde tanıdım kendisini.
Çok şey değil; çalışan kadınlar için, iş yerlerinde evlatlarını güvenle bırakabilecekleri eğitimli bakıcıların olduğu bir kreş istiyordu. Ve dikkatleri üzerine çekti.
Ve biliyor musunuz adliyelere kreş açılma kararı alındı.
Gurur duyuyorum!
Sana ne oluyor demeyin! Bu güne kadar savunduğum şeyleri söyleyen ama kimseyi incitmeden kırmadan dökmeden söyleyen, mağdur edebiyatı yapmayan, haklı davalara siyaseti bulaştırıp kirletmeyen, icraate geçen, güzel gören/güzel konuşan bir kadın.


Şimdi instagram kullanan kimi görsem elinden telefonu alıp Feyzalt'ı takip ediyorum. Özellikle gençler. İstiyorum ki bütün o moda saçmalığı hesaplardan, zengin ve ünlülerin dışında da okuyup örnek alacakları birileri olsun hesaplarında.
Bak bunu yazıyorum ama, Feyza olsa o hesapları yermeden güzel bir dille ifade ederdi, demeden duramıyorum.
Bu arada bu kitap!!! Lütfen anneler babalar okuyun!


Gördüğünüz gibi her fotoğrafı da beğenmişim:)

Daha yazasım var ama istiyorum ki siz takip edin, benim hissettiklerimi paylaşın:
Blogu
Twitter hesabı
İnstagram hesabı
Naçizane benim hesabım ise The_Syhn {umarım zaten biliyorsunuzdur (: }

27 Kasım 2014 Perşembe

Bir Tarzım Olacaksa 'Büşra Akın' Gibi Olsun!

Büşra Akın Dinçer'i tanır mısınız?
Benim tanıdığım söylenemez.

Gazeteci ve tv sunucusu.
Bu kadar bilgiyle çıktım yola yazı yazıyorum.
Hayal gücüm çok geniştir aslında, kendisi hakkında muazzam bir hikaye anlatır sonunda ona ben de inanabilirim ama bunu yapmak yerine size dürüst davranmayı tercih ettim, bu yüzden beni kınamayın da ben de sadede geleyim.

Efendim gene tabii ki bir instagram keşfi.
Bu hanım kızımız kesinlikle bir tarz sahibi. Çok beğeniyorum, haliyle sizinle paylaşmadan duramazdım!
Kendisi gibi bir tv programcısı olan Süleyman Dinçer ile yıl içerisinde evlendiler.
Nasıl yakışan bir çift! Maşallah! Bayılıyorum!
Nişan çekimleri, fotoğraflardan anladığımız kadarıyla Hidv Kasrında gerçekleşmiş.
Çok şekerler ^.^
Paylaşımları çok sevimli, seviyeli.
Giyim tarzını da çok yerinde buluyorum. Sade ve şık!
Ve maskülen!

Gelelim gelinliğine..
Gelelim mi? Gelelim gelelim.

Ben ilk gördüğümde nişanlığını da gelinliğini de çok ama çok beğendim.

Tesettürlü olunca, güzel olan şey herkesin üstünde oluyor. İnsanların alışkın olmadığı bir şeyi giymek de onu kabullendirmek de çok zor iş.
Gelinlik daha önce hiç görmediğim bir model. Acayip karizmatik bir gelinlik bence.
Ha, ben giyer miyim böyle bir gelinlik?
Giyemem, taşıyamam ki!
Gerek kamburum gerekse göbeğimle zaten benim proporsiyonuma uygun bir gelinlik değil.
Ancak Büşra (Soyadını attım arkadaşım oldu artık), o kadar güzel taşımış ki..
Böyle taşıyacaksam ben de isterdim tabii ^.^

Makyajı falan da ne güzelmiş yeni farkediyorum.
Neyse tamam sıkmıyayım sizi, bu kadar yeter. Aynı şeyleri tekrarlayıp duracağım yoksa, aman çok şık aman ne güzel çift, falan...

Amaaa, ailenin diğer hanımları da şık, onu da paylaşalım ve Büşra ve Süleyman'a mutluluklar dileyip konuyu kapatalım.
Büşra Akın Dinçer instagram hesabı: busrakin
Bir de Büşra'nın yanında, düşes diye geçinen bir garibanı takip etmek isterseniz benim hesabım: The_Syhn

12 Kasım 2014 Çarşamba

Secdus

Nicedir size gidilesi güzel mekanlar ve instagramda kimi takip etsek konulu yazılar yazmamıştım.
Şimdi bu iki konuyu tek bir başlık altında toplayarak sunuyorum size: Secdus.

Secdus instagramda nasıl ve ne zaman takip ettiğimi bilmeden takip ettiğim, her fotoğrafına bayıldığım, emeğini ve zevkini takdir ettiğim bir hesap.
Hatta abartmıyorum girin rastgele bir fotoğrafındaki yorumlara bakın, %80 ihtimalle benim bir yorumumla karşılaşırsınız. Ve bu: "Süper!", "Harika" ya da "Bayıldım!" mukabilinde olacaktır.
Fotoğraflarda kullanılan bir çok aksesuar SecdusShop'ta satılıyor. Aramızda yabancı yok, ara ara olmayan evim için aksesuar seçtiğimi sizlerden saklamayacağım. ^.^

Secdus Cafe olarak faaliyete geçtiğini ve bu mekanın Kadıköy'de olduğunu öğrenince acayip sevindim. Öğrendiğim günden itibaren gitmek için zaman kolladım.
Geçenlerde gitme fırsatı bulunca hiç kaçırmadım.
Ve Sonuç: Harika!


Son derece kişiliği olan bir yer.
Tepede 'Dreamer' yazısı, etrafta kitaplar ve Secdus ürünleri...
Merdiven pervazında kitap yaprakları...
Her şey son derece özenli, bir o kadar da sıcak. 
Hani, "şuradan bir kitap alır karıştırırsam kızarlar mı?", "Ay şu tabağı elime alsam biri bir şey der mi?", diye düşünmüyorsunuz. Kapıdan içeri girince oranın bir parçasıymışçasına doğal hareket ediyorsunuz.

Hele bir de sahibesi Secdus gülümsemesiyle gelip konuşmaya başladı mı... 
Ta cep telefonu ekranını aşıp ulaşan pozitif elektriğin boşa olmadığını tam anlamıyla idrak ediyorsunuz. Parçalar yerini buluyor.

Bıraksanız her karenin fotoğrafını koyacak, yazmaya devam edeceğim. Durdurun beni:)

Instagramda hangi fotoğrafı paylaşacağımı şaşırdım ama bu fotoyu paylaşmayacağımı biliyordum. Bunu size sakladım Aziz Okuyucu!

31 Ekim 2014 Cuma

Mavi Çember

Bir hikaye kitabıyla karşınızdayım.
Bu kitabın güzel bir elime ulaşma hikayesi var, diye instagramda paylaştığımda merak edenler oldu.
Yok yaaa size yok o hikaye, o hikaye sadece sevgili blog okuyucularına.
^.^
Bir gün bir mail aldım.
Bu ödüllü hikaye kitabının yazarının arkadaşından.
Benim okumam için göndermek istiyordu.
Yazar değil, yayın evi değil, yazarın arkadaşı ve yazarın haberi yok.
Ne güzel arkadaşsınız Filiz Hnm.
Bu güzel öyküleri okumama vesile olduğunuz için çok teşekkür ederim.


Ben daha çok roman insanıyım bunu saklamıyorum, ara ara hikaye okuyorum ancak, kısa olunca beni kesmiyor o karakterler daha sonra ne yapıyor hep merak ediyorum.
Hikayeden ise romanı tercih etmemin nedeni bu. Yoksa, Azize Kaya'nın karakterleri çok canlı. Hikayeleri sürprizli. Betimlemeler kuvvetli.
Keyifle peş peşe okudum.

Aslında niyetim ara ara okumaktı ama dedim ya kesmiyor beni, şunu da okuyayım bunu da okuyayım derken bitiveriyor.
Kitabı hatmetmek geri dönüp okumayacağımız anlamına gelmiyor tabii. Ara ara raftan çekip almalı rast gele bir hikaye seçip okumalı, kitabın tadını uzun zamana yaymalı.
Bu kitap hakkındaki planlarım bu yönde.

Azize Kaya Hanımefendiye başarılarının devamını diler, Filiz Hanıma sevgilerimi sunarım

3 Ekim 2014 Cuma

Nalan 50 Kiloyu Nasıl Verdi?

Ben yuvarlak hesap 50 kg dedim ama Nalan tam 45 kilo verdi.
Gerçi belli olmaz, siz bu yazıyı okurken belki de Nalan eksilen kilolarına yenilerine ekleyerek 50'yi bile geçti.

Yanlış duymadınız, bu bir reklam ya da şaka değil.
Operasyonsuz sadece rejim ve sporla, yani yüksek bir iradeyle kilolarını veren bir arkadaşım.
Eski bloggerlardan Nalan.
Nalan'ın instagram hesabından adım adım incelmesine tanık oldum.
Belki bu ana tanık olduğumdan, belki de Nalan'ı tanıdığımdan bu zayıflama süreci bana büyüleyici geldi.
Hani gazetelerde okuyup geçeriz ya, bu sefer geçemediğim sizinle paylaşmak istediğim bir hikaye.

Nalan'ı kuzeni operasyona yönlendirir. Operasyon fikrine sıcak bakan Nalan'ı arkadaşı caydırır.
Yeter ki iste, der, yapabilirsin. YAPABİLİRSİN!
İşte bu şekilde diyete başlar Nalan: YAPABİLİRİM!

136 kilodur başladığında, aradan bir yıl geçer ve artık  45 kg eksiktir tartıda.
Günde iki kere, bazen saatlerce spor yapar. Bazen diyeti bozsa da, nasılsa bozdum diye koyvermez, Hayır yapacağım, der devam eder.
Nalan artık daha zayıf, daha genç, daha güzel.
Nasıl bir irade bu?!
3 kilo vermek isteyip de veremeyen bir kişi 45 kilo verenin halinden anlar bence.
Nasıl yendi nefsini? Nasıl direndi abur cubura?
Demek ki olabiliyor...

Ben de çok zayıf biri sayılmama ama benim söylememle Nalan'ın söylemesi bir olmaz.
Ben, yapabilirsin, dediğimde "tabii senin tuzun kuru" diyebilirsiniz ama Nalan söylediğinde karşısındaki insanın ceketinin önünü iliklemesi ve "haklısın" demesi gerekir!

Nalan'ın hedefi 64 kg olmak, eğer bu sürece tanık olmak istiyorsanız Nalan'ın instagram hesabı quantum_k
Bana gelinceee.. nasıl hızla yaşlanıp kilo aldığımı görmek istiyorsanız benim hesabım ise The_Syhn :P

12 Ağustos 2014 Salı

Instagram'da Fahriye Evcen

Fahriye Evcen aramasıyla bloguma gelen çok insan oluyor.
Merak ediyorum aradıklarını bulabiliyorlar mı?
Umarım buluyorsunuzdur gençler!
En çok merak edilen sanırım Fahriye Evcen'in boyu.
Boyu 170 cm. Yine de 1.84 Burak Özçivit'in yanında ne kadar ufak tefek duruyor.

Bir de güzeller güzeli Fahriye'mizin estetikli olup olmadığı merak ediliyor.
Bu konuda bir tezim var ama keşke işin aslını bilsek :)


Neyse ya konumuz bu değildi. Konumuz Instagram'da Fahriye Evcen paylaşımları.
Fahriye Evcen'i beğeniyorsanız paylaşımlarını çok yerinde bulduğum Instagram hesabını takip etmelisiniz bence.
Spordan selfieye, günlük hayattan çekim arkasına, seviyeli ve yerinde paylaşımlarda bulunuyor.



Geçen yazımı hazırlarken dedim, Fahriye de instagramda ünlüler köşeme konuk olsun.
Fahriye Evcen'in Instagram hesabı: evcenf

Instagram demişken, benim instagram hesabım ise The_Syhn ^.^

17 Nisan 2014 Perşembe

Boşluk


Bu kolajları buldum da, kısa bir not düşeyim istedim. Gelen yorumlara cevap veremeyince huzursuz oluyorum. Cevap vereceğim ancak şimdilik ders çalışmaya çalıştığımdan blogla ilgilenmek istemiyorum.
Sadece bir kaç gün sürecek bu çalışmaya çalışmam zaten :)

Az okuyorum, hiç bir şey izlemiyorum.
Ama gelecek hafta için milyonlarca planım var.
Bak yine uzatmaya, ders çalışmayı geciktirmeye başladım.
Ara ara instagramdayım, beklerim; The_Syhn

Dua ederseniz sevinirim ^.^

6 Nisan 2014 Pazar

Babamın Dükkanı

Bugünü tanıtımlara ayırdım.
Şimdi de instagram hesabınızdan takip edebilmeniz için bir sayfa tanıtacağım.
Sevgili Emilianata arkadaşımız babasının kızı olduğunu ispatlayıp, onun izinden gitmeye karar veriyor.
Babasının dükkanını Instagram hesabı sayesinde ayağınıza getiriyor.


Birinden güzel objelere babamindukkani hesabıyla (ve linkiyle)  irtibata geçerek ulaşabilirsiniz.
İlgili kişilere ulaşmasına vesile olursam ne mutlu.


Bu arada Instagram'da ben: The_Syhn

10 Ocak 2014 Cuma

Çanakkale Geçilmez

Geçtiğimiz haftalarda Çanakkale'deydim.
Nihayet oraları gezip görmek bana da nasip oldu.
Şimdiye kadar göremediğim için çok üzülüyordum.

Şimdi de o hallerle kazanılmış ülkemizde birbirimizi yediğimiz gerçeğinden tiksiniyorum.


İlk uzun otobüs yolculuğumdu. Bu kadar nefret edeceğim aklıma gelmezdi.
Belim tutuldu. Eve dönüşte hiç kalkmadan yatmam gerekti. Sonra düzeldim.

Çanakkale gezisinde rehberin önemi çok büyük. Yanılıyor muyum? Bizim rehber kötü çevrilmiş güzel bir kitap gibiydi. O devrik cümleleri, cümlenin başıyla sonunun alakasızlığı o kadar rahatsız ediciydi ki.
Kendime Çanakkale kitapları seçtim. Onları okuyup, not alıp bir daha öyle gezmek istiyorum. Nasip olursa.

Siz zaten biliyorsunuzdur: Çanakkale deyip duruyorum ama esasen Gelibolu'ya gittik biz. Gidip görmesem aradaki farkı bilmezdim ama şimdi öyle yazmam doğru olmaz ^_^


Instagram'dan takip etmek isteyenler için hesabım: The_Syhn

4 Ocak 2014 Cumartesi

Brüksel Lahanası Salatası

Bakmayın siz benim pasta böreklerle aramın iyi olmasına. Ben aslında mezeci-salatacıyımdır.
Çok severim.

Bence kötü sebze yoktur. Yanlış pişmiş sebze vardır.
Misal Avrupa'da bir kadın patlıcan almış ve ödemeyi yaparken kasiyere nasıl pişireceğini sormuş. Kasiyer de, bilmediğini herhalde haşlandığını, söylemiş.
Bunu kim anlattı hatırlamıyorum şimdi, ama, patlıcanın da her şeyi olur ama haşlanmaz, demişti olaya tanık olan şahıs.

Brüksel lahanasını da pek kimse sevmez.
Ama ben.. Ben öyle mi? Ben bayılır!


Ucunu kestiğimiz ve bir sıra yapraklarını temizlediğimiz Brüksel lahanalarını sirkeli suda bekletiyoruz.
Daha sonra tenceremize alıp hemen hemen bir su bardağı su, bir tatlı kaşığı kadar şeker ve yeteri kadar tuz, ve dilimlediğimiz bir diş sarımsağı ekleyip kapağını kapatıyoruz. Önce harlı ateşte, kaynamaya başladıktan sonra ise kısık ateşte lahanalar yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz. Ocaktan almadan evvel bir limonun suyunu ve zeytin yağı gezdirmeyi unutmuyoruz.

Valla soğuk sıcak ben bunu öyle bir yiyorum ki..
Eğer dener de tadını beğenmezseniz gerçekten siz becerememişsiniz demektir :)


Bu arada önemli uyarı. Çok gaz yapıyor o_O

Not: Cumartesileri yemek köşesi yapacağım dedikten hemen sonraki cumartesiyi kaçırmış olmama ne diyeceksiniz? Peki post yazmasam da instagramda yemek köşesini sürdürdüğümü biliyor muydunuz? Instagram hesabım: The_Syhn