Yıldızları Yeniden Yazalım Seninle

Kapağın beni benden alıp çok şey vadettiği bir kitapta sıra.
Yıldızları Yeniden Yazalım Seninle, Clare Swatman tarafından yazılmış bir ikinci şans hikayesi.
Eşini bir kazada kaybeden Zoe, bir gün 20 yıl öncesinde uyanır. Liseden mezun olduğu üniversiteye başlayacağı hatta ileride evlenip, tam da tartıştıkları bir günde kaybedeceği eşiyle tanıştığı zamana döner.
İlkin durumu kavramakta zorlansa da Ed'i tekrar göreceği için heyecanlıdır ve sürekli neyi değiştirmesi gerektiğini keşfetmeye çalışır. Acaba müdahale etmeli midir?
Aslında bu geçmişe dönmesinin tek nedeni Ed'i kurtarma düşüncesi olmasına karşın hiçbir şeye karışmaması değiştirmeye çalışmaması sinir bozucuydu bana kalırsa.
Ed'in evliliğe karşı olup çocuk istemesi, Zoe'nin çocuk istemeyip evlilik evlilik diye diretmesi de öyle.
Bana beklediğimi vermeyen bir kitap oldu açıkçası.
Acaba bu sefer hangi güne uyanacak diye beklemek, bu sefer değiştirecek mi diye merak etmek hoştu tabii.
Bu tür kitapları seviyor, fazla takılmadan okuyabiliyorsanız güzel bir yaz kitabı olabilir sizin için.

Jennifer Lopez'in Sevgilisi Kim?

Benim "keşfet"ime devamlı Jennifer Lopez ile alakalı görsel düşüyor. Ben de bayılıyorum tabii gerek dans performansı olsun gerek giydikleri olsun. Hoş, kadın pek giyinmiyor biliyorsunuz ama giyindiği zaman çok hoş oluyor ancak o iç çamaşırıyla dolaşmayı tercih ediyor.

Neyse konumuz o değil gerçi ama ben size bir ara sevdiğim kıyafetlerini derleyeyim.

Hizmette sınır yok biliyorsunuz. 😉

Jennifer ve erkek arkadaşına dönersek, bunlar yeni yetme sevgililer gibi her yerde beraberler; galalar, konserler, maçlar.. hatta dergi kapağında bile birlikte yer aldılar.

Amerikalıların bir Wendy'si var siyahi bir kadın ve magazin olaylarını yorumluyor, eli maşalı biri. Beraber kapak olduklarında  o da şey demişti, buna nereden çıktı bunun için çok erken hadi tamam iç sayfalara konabilir ama kapak çok gereksiz gibi bir yorum yapmıştı.

En son ben bu adamı Ellen DeGeneres'in programında Jennifersız gördüm! Aaa, dedim, ya daha neler sen kimsin be adam, dedim, kimsin sen! 😂

Adam eski bir beyzbolcuymuş. Kendi çapında ünlü falan ama eski beyzbolcu yeni erkek arkadaş adam popülaritesine popülarite eklemiş. Jennifer Lopez'le çıkmadan evvel ünlü biri olduğumu sanıyordum insanlar tanıyor konuşmaya geliyorlardı falan ama Jenniferdan sonra pek de ünlü olmadığımı anladım demiş bir röportajında. Kırmızı halıda falan gazeteciler çekilir misin fotoğraf almaya çalışıyoruz burada diye sesleniyorlarmış Jennifer'ı tek çekebilmek için. 😂

Başlarda Jennifer'ın koruması sanıyorlarmış falan.

İşte böyle ahali.

Alex Rodriguez. 42 yaşında eski bir beyzbol oyuncusu. Tıpkı Jennifer gibi önceki evliliğinden iki çocuğu var.

Bu gün sizlere oldukça gereksiz bir bilgi daha verdim. Allah affetsin. 

Life of Pi

Bu film hakkında çok övgü duymuşsunuzdur. "Aaa izlemedin mi?", belki de "mutlaka izle!" diye tavsiye almışsınızdır. Ben de nedense hep sıkılacağımı düşünerek ve hayvanlarla pek de aram olmadığından uzak duruyordum ama ne olduysa bir gün izledim işte.
Şimdi ben de "aa izlemedin mi mutlaka izle" tarafına geçiş yaptım.

Talihsiz bir kaza sonucu okyanus ortasında hayvanlarla kalan bir adamın daha doğrusu bir gencin hikayesi bu. Ben bu kadarını bile bilmeden izledim ve böylesini sevdiğimden pek de bahsetmek istemiyorum. Ailecek izlenir mi? Fevkalade izlenir. Yalnız da izlenir. Keyifle izlenir.
İzleyin o zaman.

Jet Sosyete - İlayda Kostümleri

Arkadaşlar itiraf ediyorum, izlediğim tek dizi Jet Sosyete!
Ya zaten Gülse Birsel yazar da izlenmez mi? Bence izlenir ki izliyorum.
Hani hep derler ya Türkiye'nin Oprah'ı, Türkiye'nin Brad Pitt'i falan diye. Ben de Gülse Birsel Türkiye'nin Tina Fey'i diyorum noktayı koyuyorum.

Jet sosyete dizisinde birbirine zıt iki karakteri çok seviyorum. Bunlardan biri Melike, diğeri de muhteşem mi muhteşem Deniz Cengiz!
Deniz Cengiz, Jet Sosyete'nin en jetini canlandırıyor dizide, ona göre sorunlu bir kız kardeşle uğraşan ve prenses gibi dolanan İlayda karakterini canlandırıyor. Her bölüm onun olduğu sahnelerden çok keyif alıyor acaba bu bölüm ne giyecek diye merakla bekliyor, önceki bölümlerde giydiği bir şeyi tekrar üstünde gördüm mü hayal kırıklığına uğruyorum.

Ay Seyhan çok merak ettik kız ne giyiyor, dediğinizi duyar gibi oluyorum ve hemen paylaşıyorum.

Midi boy kabarık etekler/elbiseleri tamamladığı uygun renkli stilettolar, portföyler ile her daim mükemmel ♥
Böyle şeyleri sevdiğimi söyleyince hemen benim de böyle dolandığımı düşünenler oluyor ya hiç alakası yok. Onun için şunu eklemeyi bir borç bilirim, ben çok ilginçtir Melike'nin giyimini de çok beğeniyorum. :)

Az oldu değil mi, bordo abiyesi falan da olmalıydı burada. Neyse sonra sıkıldıkça ben İlayda'dan bahsetmeye devam ederim üzülmeyin siz.

Northanger Manastırı

Ve nihayet bu kitabı okuyabildim!
Alalı o kadar uzun süre oldu ki..
Neden aldığımız bütün kitapları okumaya vakit bulamıyoruz. Halbuki alırken acayip ama acayip hevesli olmuyor muyuz? Bir an önce okumak için sabırsızlanmıyor muyuz?

Bu kitapla beraber Jane Austen'ın tüm kitaplarını okumuş oldum ki bu da benim seneler evvelki hedefimdi.
Northanger Manastırı bana diğer kitaplarından farklı geldi. Doğrusunu söylemek gerekirse onlar kadar da sevemedim. Ama güzeldi. Gerçi ilk kitabı bu sanırım ve ona rağmen çok kuvvetli cümleler, ironi dolu sivri bir dil hakim. İlk kitabıysa ki öyle olduğunu hatırlıyorum oldukça iddialı. Bu açıdan bakınca hayranlık uyandırıcı. Bir de yazar hanım romanda yer yer dönüp bize hitap ediyordu ki, o kısımlar bana büyüleci geldi ♥
Seviyorum kız ben Jane'i
Başkahramanımız Catherine oldukça saf, iyi niyetli ve deneyimsiz olunca beni yer yer tabii sinir etti. Klasik balolar, ev davetleri, Bath'e gitmeler, sığ insanlar, derinliği olan papazlar ki bu kitapta bu Henry idi ve Henry kitap okumayı seven, yer yer yarım sayfalık cümleler kuran ve Catherine'in sevdiği kişi. Aslında arada Henry'nin ilgisini de görmek güzel olurdu.
Sonu ve arada olan bazı şeyler tahmin edilebilir olsa da bazı şeylerin nedeni kestirememek de kitabın güzel yanlarındandı.

Bir sonraki kitabımızda görüşmek üzere..

Simge Fıstıkoğlu'nun Gelinliği

İstek üzerine bu yazıyı hazırlıyorum, seni mi kırcam kız! 😘

Simge Fıstıkoğlu salona hemen girmeden güzel bir notla şu fotoğrafı paylaştı:

İnşallah birbirinizin güvenini boşa çıkarmazsınız ♥

Gelinin makyajından başlayalım; Melis İlkkılıç, ünlülerin makyözü. Daha havalı söyleyişle "Make up artist" Melis İlkkılıç işini çok iyi yapıyor ve Simge'nin makyajı da bir harika! Acaba bu makyaja Melis mi karar vermiş yoksa Simge şöyle olsun istiyorum mu demiş? Çok merak ediyorum cevap yazarlarsa sevinirim 😂😂

Mekan seçimine göre sade bulduğum uzun duvaklı düşük omuz gelinliği dönemin modasına uygun, kendine de çok yakışmış. Gelin çiçeği pastel tonlar da ve çok güzel.

Ama en güzeli de çiftin gözlerindeki ışıltı: 

Zehr-i Bal

Şu elimde olan kitapları bir an önce okumak istiyorum, ara ara gaza gelsem de sonra yine yavaşlıyorum. Okunmamış kitaplar da beni rahatsız ediyor.
Okumadan da elden çıkarabilirim bu ara kafayı buna taktım.

Zehr-i Bal da uzun süredir raflarda bekleyen kitaplarımdan. Bir öğrencime hediye etmek için uygun mu diye düşünürken okumaya başladım. Uygunmuş.

Bir dönem kitabı. 19. yy sonları Kalaycı Hamza ile bir kadı kızı olan Gülpare'nin birden bire gelişen aşkının dışında devlet işleri,entrikalarla dolu bir polisiye denebilir.
Gülpare ile Hamza'nın birden bu kadar aşık olmalarına bir anlam veremedim, tıpkı Hamza'nın gönül eğlendirdiği kadının önce bir esip gürlemesi ve yine aynı şekilde durulmasına anlam veremediğim gibi. Aslında birçok boşluk olduğunu düşünüyorum, bazı kısımlar çok üstten geçilmiş gibiydi. Yine de bu bir üçleme olduğundan üçünü de okuyup sonra boşluk var ya da yok demek doğru olacaktır, kanaatindeyim.
Ve sanki biraz daha genç okular için olabilir.