Biri bana bu kitabı oku, dedi mi ben pek kayıtsız kalamıyorum.
Övdüğü zaman durduruyorum.
Oku demesi yeterli. Övüldüğü zaman beğenmeme olasılığım azalıyor.
Bu şimdiye kadar hep böyle oldu.
Bu kitabı beğenmediği için yazmadım bunları.
Okuma nedenim bir edebiyat hocasının tavsiyesi. Aynı şekilde övecekken onu durdurdum diye bunları anlattım.
Kitap birbiriyle bağlantılı hikayelerden oluşuyor.
Hikaye okumayı sevenlerin mutlaka okuması gereken bu kitap hikaye okumayı sevmeyenler bile hikaye okumayı sevdirecek cinsten.
İlk başlarda yer alan Sakine'nin hikayesi belki de en vurucu olanlardan. Sonrasında gelen hikayede "aa yoksa burada ondan mı bahsediyor" diye işkilleniyorsunuz ve evet ondan bahsediyor.
Sonrası da yine birbiriyleriyle alakalı.
Türk edebiyatımızın güzel hikaye kitaplarından.
Tavsiyedir.
timaş yayın grubu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
timaş yayın grubu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
26 Haziran 2020 Cuma
Sur Kenti Hikayeleri
Etiketler:
2020 okumaları
,
hikaye
,
kitaplar
,
the royal book club
,
timaş
,
timaş yayın evi
,
timaş yayın grubu
1 Mart 2020 Pazar
Umreye Gitmeden Evvel Okunması Gerekenler
Umre öncesi okumalarım için sponsorum resmen Melek arkadaşım oldu.
İsmiyle müsemma Melek arkadaşımın..
Kendisinin alıp okuduğu ya da umre öncesi okumak için beklettiği kitapları bir bir taşıdı.
Şimdi bile onun seçtiği bir kitabı okuyorum, umre sonrası maneviyat düşüşü yaşamayayım diye sanırım:)
Bu kitaplar bir de çok ilgi çekti instagramda paylaştığımda umarım meraklıları bu yazıyı okur.
Dindar Bir Doktor Hanım, Saadettin Ökten'in ablası.
Görev gereği hacca gittiğinde kutsal topraklara vuruluyor ve şimdilerde orada yaşıyor. Eskiden ara sıra buralara gelmesine rağmen şimdi, kutsal topraklarda ölmek istediğinden gelmiyormuş.
Hak vermemek elde değil. Kim istemez.
Çok ilginç, ilim ve ibretler dolu bir yaşantı evet.. Ama kitap çok sıkıcıydı, bunu söylemesem olmaz. Kronolojik olarak daldan dala atlandığı gibi çok gereksiz bir sürü ayrıntı da vermişti.
Oysa ben onun ilk gittiğindeki hissiyatı hissedeceğim, aşkla dolacağım sanmıştım.
Zaten pek bu tarz okumadığımdan bana çok fazla detay ve lüzumsuz bölüm var gibi gelmiş olabilir.
Kabe'yi Dinlerken ise yormayan akıcı diliyle çabucak bitireceğiniz, İslam tarihinden bazı bölümleri size anlatarak hafızanızı tazeleyecek ama çok da ayrıntı vermeyecek bir kitap.
Yazarın deneyim ve özlemlerini okumak da güzeldi.
Okumayı çok isteyip de fırsat bulamadığım umre kitapları da yine Melek'ten gelmişti. En azından M. Esat Coşan'ın kitabını okuyabilmeyi isterdim.
Bence gitmeden önce mutlaka amaaa mutlaka, Peygamber Efendimizin (s.a.v) hayatı okunmalı!!
Hatta biraz erken hazırlanmaya başlayıp bir detaylı okuma sonra biraz daha özet ikinci bir kitap okumalı. Ben okuduğum bölüm ve işim gereği birçok ayrıntıya hakimim ama her okuduğumda başka bir şey dikkatimi çekiyor.
Eğer bu konuları umreye beraber gittiğiniz hocanıza bırakırsanız çok şey kaybedersiniz, ve daha kötüsü ne kaybettiğinizden haberiniz bile olmaz.
Umre için turun verdiği dualar kitaplarında da çok güzel dua örnekleri olduğundan mutlaka okunmalı; hatta umreden önce, umrede ve daha sonra da ara ara okunmalı.
Ahiret ve dünyaya dair istenebilecek her şey içeren, Kur'an'ı Kerim'den ve hadislerden dua örnekleri yer alıyor.
Bir de ben okuyamadım ama siz okuyun, umreyi anlatan, karşılaşılacak fıkıh sorunlarını anlatan bir kitap. Eksikliğini hissettim.
Birbirimize dua edelim, dualarda ve kutsal topraklarda buluşalım ♥
İsmiyle müsemma Melek arkadaşımın..
Kendisinin alıp okuduğu ya da umre öncesi okumak için beklettiği kitapları bir bir taşıdı.
Şimdi bile onun seçtiği bir kitabı okuyorum, umre sonrası maneviyat düşüşü yaşamayayım diye sanırım:)
Bu kitaplar bir de çok ilgi çekti instagramda paylaştığımda umarım meraklıları bu yazıyı okur.
Dindar Bir Doktor Hanım, Saadettin Ökten'in ablası.
Görev gereği hacca gittiğinde kutsal topraklara vuruluyor ve şimdilerde orada yaşıyor. Eskiden ara sıra buralara gelmesine rağmen şimdi, kutsal topraklarda ölmek istediğinden gelmiyormuş.
Hak vermemek elde değil. Kim istemez.
Çok ilginç, ilim ve ibretler dolu bir yaşantı evet.. Ama kitap çok sıkıcıydı, bunu söylemesem olmaz. Kronolojik olarak daldan dala atlandığı gibi çok gereksiz bir sürü ayrıntı da vermişti.
Oysa ben onun ilk gittiğindeki hissiyatı hissedeceğim, aşkla dolacağım sanmıştım.
Zaten pek bu tarz okumadığımdan bana çok fazla detay ve lüzumsuz bölüm var gibi gelmiş olabilir.
Kabe'yi Dinlerken ise yormayan akıcı diliyle çabucak bitireceğiniz, İslam tarihinden bazı bölümleri size anlatarak hafızanızı tazeleyecek ama çok da ayrıntı vermeyecek bir kitap.
Yazarın deneyim ve özlemlerini okumak da güzeldi.
Okumayı çok isteyip de fırsat bulamadığım umre kitapları da yine Melek'ten gelmişti. En azından M. Esat Coşan'ın kitabını okuyabilmeyi isterdim.
Bence gitmeden önce mutlaka amaaa mutlaka, Peygamber Efendimizin (s.a.v) hayatı okunmalı!!
Hatta biraz erken hazırlanmaya başlayıp bir detaylı okuma sonra biraz daha özet ikinci bir kitap okumalı. Ben okuduğum bölüm ve işim gereği birçok ayrıntıya hakimim ama her okuduğumda başka bir şey dikkatimi çekiyor.
Eğer bu konuları umreye beraber gittiğiniz hocanıza bırakırsanız çok şey kaybedersiniz, ve daha kötüsü ne kaybettiğinizden haberiniz bile olmaz.
Umre için turun verdiği dualar kitaplarında da çok güzel dua örnekleri olduğundan mutlaka okunmalı; hatta umreden önce, umrede ve daha sonra da ara ara okunmalı.
Ahiret ve dünyaya dair istenebilecek her şey içeren, Kur'an'ı Kerim'den ve hadislerden dua örnekleri yer alıyor.
Bir de ben okuyamadım ama siz okuyun, umreyi anlatan, karşılaşılacak fıkıh sorunlarını anlatan bir kitap. Eksikliğini hissettim.
Birbirimize dua edelim, dualarda ve kutsal topraklarda buluşalım ♥
20 Mart 2019 Çarşamba
Mücella
Mücella hakkında yazmamış mıyım ben?
Yaşasın!!
2018 okumalarından bir kitap ama ancak yorumu girildi.
Nedeni belli.
Hani nereden belli diyenler için video aşağıda.
Kitap yorumu bekleyenler için de gene adres video.
Kanalıma abone olmaya videoyu beğenmeye üşenmeyin, incileriniz dökülmez.
Yaşasın!!
2018 okumalarından bir kitap ama ancak yorumu girildi.
Nedeni belli.
Hani nereden belli diyenler için video aşağıda.
Kitap yorumu bekleyenler için de gene adres video.
Kanalıma abone olmaya videoyu beğenmeye üşenmeyin, incileriniz dökülmez.
Etiketler:
2018 okumaları
,
Güzel kalpli güzel gözlü rumeysam
,
mücella
,
nazan bekiroğlu
,
timaş
,
timaş yayın grubu
29 Ocak 2018 Pazartesi
Dirilt Kalbini
Nihayet Dirilt Kalbini yorumunu yapıyorum.
Kısa bir video izleyin bari.
Arkadaşlar youtube kanalıma abone olun ya, bin kişi olmalıymış Youtube takipçisi benim de az kaldı, söyletmeyin beni, hiç hoşlanmam böyle şeylerden ama yani elinize mi yapışır 😂😂
Yeni bir hesap açmanıza bile gerek yok ki!
Link burada. 👈
Hem her aboneyi göremiyorum o sizin ayarlarınızla alakalı isterseniz gizli gizli takip edin. Açıktan edenler bir yorum bırakırsa, mesela "kız Seyhan seni mi kıracağım" derse de güzel olur. 💖
Bu arada aranızda Nouman Ali Khan'ı tanımayan var mıydı?
Kısa bir video izleyin bari.
Arkadaşlar youtube kanalıma abone olun ya, bin kişi olmalıymış Youtube takipçisi benim de az kaldı, söyletmeyin beni, hiç hoşlanmam böyle şeylerden ama yani elinize mi yapışır 😂😂
Yeni bir hesap açmanıza bile gerek yok ki!
Link burada. 👈
Hem her aboneyi göremiyorum o sizin ayarlarınızla alakalı isterseniz gizli gizli takip edin. Açıktan edenler bir yorum bırakırsa, mesela "kız Seyhan seni mi kıracağım" derse de güzel olur. 💖
Bu arada aranızda Nouman Ali Khan'ı tanımayan var mıydı?
Etiketler:
2017 okumaları
,
dini kitaplar
,
dirilt kalbini
,
kitaplar
,
Nouman ali khan
,
timaş
,
timaş yayın grubu
23 Aralık 2017 Cumartesi
Mem u Zin
Bu ara 4-5 hatta 6 kitabı bir arada okuyor ama hiçbirini bitiremiyorum.
Bu vesileyle önceden bitirdiğim ama hiç sevmediğim bir kitaptan bahsedeyim
Mem u Zin, nerede duymuşum da sepetime atmışım bilmem, hatırlamıyorum.
Ancak zaten üç beş lira bir şey diyerek almıştım.
Belki eskiler için güzel de sayılabilir ama biz şimdi bu kadar kitap okumuş bunların türlü türlü versiyonlarını görmüşken kesmiyor.
Bununla beraber anlatım falan da beni sarmadı.
İnce bir kitap ama bitirmek işkenceye döndü desem yeridir.
Kitap eleştirmeni değilim, edebiyatçı hiç değilim. Ama sevmediysem de sevmedim diyebilmeliyim. Bunu da belirtmekte yarar var, kitabı sevmedim demeye korkar oldum.
2017 biterken 2018'in karşıma daha güzel kitaplar çıkarmasını diliyorum.
Edit: Kitabın yazarı Ahmede Xani imiş. Kürt kültürünün önemli bir eseriymiş. Herhalde bu yüzden okumak istedim. Ancak kitabın orijinali iki ciltmiş. En fazla 100 sayfaydı benim okuduğum versiyonu. Büyük ihtimal o yüzden de sevmedim. Bunlar ne ara aşık oldu da öldüler bittilere şaşırmıştım zaten. Şimdi taşlar yerine oturdu.
Filmi de varmış, bir ara izlerim artık.
Bu vesileyle önceden bitirdiğim ama hiç sevmediğim bir kitaptan bahsedeyim
Mem u Zin, nerede duymuşum da sepetime atmışım bilmem, hatırlamıyorum.
Ancak zaten üç beş lira bir şey diyerek almıştım.
Belki eskiler için güzel de sayılabilir ama biz şimdi bu kadar kitap okumuş bunların türlü türlü versiyonlarını görmüşken kesmiyor.
Bununla beraber anlatım falan da beni sarmadı.
İnce bir kitap ama bitirmek işkenceye döndü desem yeridir.
Kitap eleştirmeni değilim, edebiyatçı hiç değilim. Ama sevmediysem de sevmedim diyebilmeliyim. Bunu da belirtmekte yarar var, kitabı sevmedim demeye korkar oldum.
2017 biterken 2018'in karşıma daha güzel kitaplar çıkarmasını diliyorum.
Edit: Kitabın yazarı Ahmede Xani imiş. Kürt kültürünün önemli bir eseriymiş. Herhalde bu yüzden okumak istedim. Ancak kitabın orijinali iki ciltmiş. En fazla 100 sayfaydı benim okuduğum versiyonu. Büyük ihtimal o yüzden de sevmedim. Bunlar ne ara aşık oldu da öldüler bittilere şaşırmıştım zaten. Şimdi taşlar yerine oturdu.
Filmi de varmış, bir ara izlerim artık.
Etiketler:
2017 okumaları
,
ahmede xani
,
kitaplar
,
mem u zin
,
sadık yalsızuçanlar
,
the royal book club
,
timaş yayın grubu
26 Temmuz 2016 Salı
Yüreğini Haramdan Sakın'ı İzlediniz Mi?
Portakal Kitap'tan çıkan Gözlerini Haramdan Sakın ve onun devam kitabı olan Yüreğini Haramdan Sakın.
Yüreğini Haramdan Sakın yorumum, övgüsüyle yergisiyle aşağıdaki videoda bulunmakta.
Spoiler da verdim ona göre.
Ben yazımda da videoda da kapaklara değinmemişim değil mi?
Kapaklar güzel ;)
İkinci kapak Ömer'in boyununun hakkını veriyor.
Okuyan yok mu ya, biraz dedikodu yapalım ;)
Etiketler:
booktuber
,
gözlerini haramdan sakın
,
kitap videosu
,
merve özcan
,
portakal kitap
,
timaş yayın grubu
,
vlog
,
vlogger
,
wattpad
,
youtube
,
youtube kanalım
,
youtuber
,
yüreğini haramdan sakın
11 Temmuz 2016 Pazartesi
Yüreğini Haramdan Sakın
Çok iyi bir şey yaparak Gözlerini Haramdan Sakın'dan hemen sonra Yüreğini Haramdan Sakın isimli, ikinci kitabı okuyarak seriyi tamamladım.
Ben ne yapar eder bu ikinci kitabı okurdum ama arayı açarsam kim bilir ne zaman tamamlardım diyerek Ramazan ayında bu kitabı da okudum, bitirdim.
Öncelikle diğer kitabın sonunu eleştirmiştim hatırlarsanız, bu kitabın başlarında, ya dedim ben nasıl olur da eleştiririm. Ne güzel şeylere vesile olmuş fena mı işte...
Gençleştim ben bu kitabı okurken ya:)
Hala ilk kitabı okumak istediği halde okumayanlar olabileceğinden temkinli yaklaşıyorum ancak çekeceğim videoda kendimi sınırlandırmayacağım ona göre!
Ömer ve Betül bu kitapta çok fazla baş başa kalıyor, kah kavga ediyor, kah barışıp tam 'onlar ersin muradına' derken tekrar didişiyorlardı.
Tabii bir de saklanmaları gereken bir durum ve hayati tehlikeleri söz konusuydu.
Bir de Kutay ön plana çıkıyordu bu kitapta ki ben diyorum ki, şu Kutay'a ayrı bir kitap mı çıksa..
Bu da popüler bir şey biliyorsunuz yan kitap karakterini başka kitapta baş karakter yapmak. Her yiğidin harcı değil, dengeyi iyi kurmak, bıktırmamak lazım ama Merve Özcan bunun da altından kalkar gibi geliyor.
Gelelim eleştirime.
Birinci kitabın sonunu eleştirmiştim ama onu tamamen dînî bir kalıba sokamadığımdan eleştirmiştim. Yoksa günümüz insanının da sık sık düştüğü bir yanlış. Yani onu ben eleştiri bile saymıyorum, bu kitaptaki eleştirimin yanında...
Sonlarına doğru her şey çok güzel gidiyordu. Ben Betül'ün yerinde olsam asla asla asla affetmem, diyerek sinirlenecek kadar benimsemiştim olayı. Önceki kitaptan daha hızla okuduğumu da belirteyim. Ama üçüncü olay bana çok zorlama çok gereksiz geldi.
Sanki sonlara doğru nasıl bağlayacağını bilememiş de böyle bir şey uygun görülmüş gibi hissettim, o kadar doğru gelmedi bana.
Şöyle olsaydı böyle olsaydı diyerek kendi alternatif sonlarım üzerinde çok düşündüm o yüzden.
Ben asıl Merve Özcan'ın şimdiden sonra yazacağı kitapları merak ediyorum ki, wattpad'de yeni kitabının bölümlerini yayımlamaya başlamış bile. Acayip merak ediyor ve okumak istiyorum ama daha önce defaatle söylediğim gibi ekrandan kitap okumak sevdiğim bir şey değil, ben kitabın sayfalarını çevirmeliyim. Yoksa basılmasını beklemeden okurdum muhakkak. Ama siz, eğer benim kadar ekrandan kitap okumaya karşı değilseniz, zorlanmıyorsanız, -o kadar övüyorum- bir bakın derim yani.
Az önce ben okumadığım bir kitabı mı önerdim?!
O kadar güveniyorum anlaşılan...
Bu arada kitabın önce Wattpad'de çıkması iyi bir şey mi?
Yayınevlerinin başka yerde yayımlanmayacak şartının da bulunduğu bir anlaşma imzalatıp bu yazarları kapması gerekmez mi?
Demek ki Wattpad, iyi bir reklam unsuru.
Hımm..
Konuyu çok dağıttım, değil mi?
Şöyle toparlıyorum hemen, evet sonunu eleştiriyorum ama okumanızı, gencecik bir yazar olan Merve Özcan'ı tanımanızı ve Ömer ve Betül'le tanışmanızı çok isterim.
Ben ne yapar eder bu ikinci kitabı okurdum ama arayı açarsam kim bilir ne zaman tamamlardım diyerek Ramazan ayında bu kitabı da okudum, bitirdim.
Öncelikle diğer kitabın sonunu eleştirmiştim hatırlarsanız, bu kitabın başlarında, ya dedim ben nasıl olur da eleştiririm. Ne güzel şeylere vesile olmuş fena mı işte...
Gençleştim ben bu kitabı okurken ya:)
Hala ilk kitabı okumak istediği halde okumayanlar olabileceğinden temkinli yaklaşıyorum ancak çekeceğim videoda kendimi sınırlandırmayacağım ona göre!
Ömer ve Betül bu kitapta çok fazla baş başa kalıyor, kah kavga ediyor, kah barışıp tam 'onlar ersin muradına' derken tekrar didişiyorlardı.
Tabii bir de saklanmaları gereken bir durum ve hayati tehlikeleri söz konusuydu.
Bir de Kutay ön plana çıkıyordu bu kitapta ki ben diyorum ki, şu Kutay'a ayrı bir kitap mı çıksa..
Bu da popüler bir şey biliyorsunuz yan kitap karakterini başka kitapta baş karakter yapmak. Her yiğidin harcı değil, dengeyi iyi kurmak, bıktırmamak lazım ama Merve Özcan bunun da altından kalkar gibi geliyor.
Gelelim eleştirime.
Birinci kitabın sonunu eleştirmiştim ama onu tamamen dînî bir kalıba sokamadığımdan eleştirmiştim. Yoksa günümüz insanının da sık sık düştüğü bir yanlış. Yani onu ben eleştiri bile saymıyorum, bu kitaptaki eleştirimin yanında...
Sonlarına doğru her şey çok güzel gidiyordu. Ben Betül'ün yerinde olsam asla asla asla affetmem, diyerek sinirlenecek kadar benimsemiştim olayı. Önceki kitaptan daha hızla okuduğumu da belirteyim. Ama üçüncü olay bana çok zorlama çok gereksiz geldi.
Sanki sonlara doğru nasıl bağlayacağını bilememiş de böyle bir şey uygun görülmüş gibi hissettim, o kadar doğru gelmedi bana.
Şöyle olsaydı böyle olsaydı diyerek kendi alternatif sonlarım üzerinde çok düşündüm o yüzden.
Ben asıl Merve Özcan'ın şimdiden sonra yazacağı kitapları merak ediyorum ki, wattpad'de yeni kitabının bölümlerini yayımlamaya başlamış bile. Acayip merak ediyor ve okumak istiyorum ama daha önce defaatle söylediğim gibi ekrandan kitap okumak sevdiğim bir şey değil, ben kitabın sayfalarını çevirmeliyim. Yoksa basılmasını beklemeden okurdum muhakkak. Ama siz, eğer benim kadar ekrandan kitap okumaya karşı değilseniz, zorlanmıyorsanız, -o kadar övüyorum- bir bakın derim yani.
Az önce ben okumadığım bir kitabı mı önerdim?!
O kadar güveniyorum anlaşılan...
Bu arada kitabın önce Wattpad'de çıkması iyi bir şey mi?
Yayınevlerinin başka yerde yayımlanmayacak şartının da bulunduğu bir anlaşma imzalatıp bu yazarları kapması gerekmez mi?
Demek ki Wattpad, iyi bir reklam unsuru.
Hımm..
Konuyu çok dağıttım, değil mi?
Şöyle toparlıyorum hemen, evet sonunu eleştiriyorum ama okumanızı, gencecik bir yazar olan Merve Özcan'ı tanımanızı ve Ömer ve Betül'le tanışmanızı çok isterim.
Bu kitabın videosunu izlemek isterseniz Youtube kanalıma uğramayı ihmal etmeyin ve kanalımı ziyaret etmişken bir de abone olun yani :)
10 Temmuz 2016 Pazar
Gözlerini Haramdan Sakın Videosu
Geçtiğimiz günlerde blog yazısını yazdığım Gözlerini Haramdan Sakın isimli kitabın videosunu da hazırladım.
Sizin de merak ettiğinizi biliyorum. O yüzden videomu izleyin :)
İzleyin izlettirin, abone olun abone oldurun :P
söyleyeceğim şeyler vardı evet blog yazısı yazdığım halde, videosunu çektiğim halde..
Ama unuttum şu an başka şeyler dikkatimi dağıttığı için.
O zaman dans!
Sizin de merak ettiğinizi biliyorum. O yüzden videomu izleyin :)
İzleyin izlettirin, abone olun abone oldurun :P
söyleyeceğim şeyler vardı evet blog yazısı yazdığım halde, videosunu çektiğim halde..
Ama unuttum şu an başka şeyler dikkatimi dağıttığı için.
O zaman dans!
Etiketler:
gözlerini haramdan sakın
,
kitap videosu
,
merve özcan
,
portakal kitap
,
timaş yayın grubu
,
vlog
,
vlogger
,
youtube
,
youtube kanalım
,
youtuber
4 Temmuz 2016 Pazartesi
Gözlerini Haramdan Sakın
Sizleri bilmem ama cidden merak ettiğim kitabı, sonunda Ramazan ayında okuyabildim.
hatta..
Neyse o sürpriz olsun, videomu izlerseniz görürsünüz.
Videom mu?
Çektim ama henüz düzenleyemedim.
Bu yazıdan sonra belki onu düzenler ve YouTube kanalımda yayınlarım!
Kitaba dönelim.
Wattpad kitaplarına istediğiniz kadar mesafeli durun, çok kötü olmasına karşın basılan kitaplar kadar harika kitaplar da okuyucuyla buluşuyor.
Harika kitaplar kısmında ele alacağım Gözlerini Haramdan Sakın isimli kitabı da.
Gözlerini Haramdan Sakın, dindar bir çocuğa vurulan, pek dinle alakası olmayan bir kızın hikayesi.
Gerek isminden gerekse kapağından hemen anlaşıldığını düşünüyorum. Kapak demişken, ne kitapta anlatılan ne de benim hayal ettiğim Ömer bu kadar ufak tefek. Kapağını çok sevmekle beraber, Ömer'in kısalığını kabul edemiyorum :)
Konumuza dönersek, videoda çok detaylı konuya değinmediğimden burada anlatayım; içip içip dağıttıkları bir gece kavgaya karışan bir grup arkadaşın tutuklanmasıyla başlıyor her şey. Tutuklanan Betül, tutuklayan Ömer(♥). Betül daha o ayyaş haliyle Ömer'den etkileniyor.
Daha sonra yolları kesişsin diye yapmadığını bırakmayacak, kah Ömer'i gıcık edecek kah kendi gıcık olacak ama o yol kesişecek.
Yer yer eğlenecek yer yer siz de sinir olacaksınız Betül'e.
İşte tam o noktada işleri iyice sarpa saracak.
Yazar Merve Özcan henüz yirmi yaşında. Bunu duyan orta yaşlı bir de wattpad düşmanı kimseler ah vah edip çamur atabilir ama kesinlikle kalemi çok iyi. Ben 19- 20 yaşında yazdığım günlüklere bile tahammül edemem herhalde.
Konu da çok güzel. Nice genç tesettürlü yazarımız var hangisi bu alana el attı?
Ki ciddi bir açık var bu alanda. Yeni dönemde bu zamana uygun bu tarz yazan yazar var mı?
Varsa da ben denk gelmedim.
Kitabın sonuna ilişkin bir eleştirim var ama. İlahiyatçı damarım kabardı orada. Spoiler vermemek için susuyorum, ama o gerekçeyle olmaz. O kızın ne olursa olsun bir ailesi var.
Ama anlıyorum. Romantizmi helal daireye anca bu şekilde çekebilecekti yazar ve onu yapmış.
Bu arada ikinci kitapta nasıl yazacak o romantik sahneleri, hı?
Merak ediyorum, elimde değil. :)
Benim bu yeni nesil Türk yazarlarda en çok eleştirdiğim şeylerden biri de kitabın diyalogtan oluşması oluyor. Bazen taslak okuyorum ve bunu da söylüyorum "çok fazla diyalog yok mu sence de?".
Merve, bunu yapmamış, sizi güldürmek için diyaloğa boğmuyor sizi ya da habire laf dalaşında olan bir ikili değil, ha oluyor, olmuyor değil ama dozajında her şey.
Yok ya ben sevdim, çok sevdim hem de.
Tebrik ederim seni Merve! Bundan sonra yakın takibindeyim ;)
hatta..
Neyse o sürpriz olsun, videomu izlerseniz görürsünüz.
Videom mu?
Çektim ama henüz düzenleyemedim.
Bu yazıdan sonra belki onu düzenler ve YouTube kanalımda yayınlarım!
Kitaba dönelim.
Wattpad kitaplarına istediğiniz kadar mesafeli durun, çok kötü olmasına karşın basılan kitaplar kadar harika kitaplar da okuyucuyla buluşuyor.
Harika kitaplar kısmında ele alacağım Gözlerini Haramdan Sakın isimli kitabı da.
Gözlerini Haramdan Sakın, dindar bir çocuğa vurulan, pek dinle alakası olmayan bir kızın hikayesi.
Gerek isminden gerekse kapağından hemen anlaşıldığını düşünüyorum. Kapak demişken, ne kitapta anlatılan ne de benim hayal ettiğim Ömer bu kadar ufak tefek. Kapağını çok sevmekle beraber, Ömer'in kısalığını kabul edemiyorum :)
Konumuza dönersek, videoda çok detaylı konuya değinmediğimden burada anlatayım; içip içip dağıttıkları bir gece kavgaya karışan bir grup arkadaşın tutuklanmasıyla başlıyor her şey. Tutuklanan Betül, tutuklayan Ömer(♥). Betül daha o ayyaş haliyle Ömer'den etkileniyor.
Daha sonra yolları kesişsin diye yapmadığını bırakmayacak, kah Ömer'i gıcık edecek kah kendi gıcık olacak ama o yol kesişecek.
Yer yer eğlenecek yer yer siz de sinir olacaksınız Betül'e.
İşte tam o noktada işleri iyice sarpa saracak.
Yazar Merve Özcan henüz yirmi yaşında. Bunu duyan orta yaşlı bir de wattpad düşmanı kimseler ah vah edip çamur atabilir ama kesinlikle kalemi çok iyi. Ben 19- 20 yaşında yazdığım günlüklere bile tahammül edemem herhalde.
Konu da çok güzel. Nice genç tesettürlü yazarımız var hangisi bu alana el attı?
Ki ciddi bir açık var bu alanda. Yeni dönemde bu zamana uygun bu tarz yazan yazar var mı?
Varsa da ben denk gelmedim.
Kitabın sonuna ilişkin bir eleştirim var ama. İlahiyatçı damarım kabardı orada. Spoiler vermemek için susuyorum, ama o gerekçeyle olmaz. O kızın ne olursa olsun bir ailesi var.
Ama anlıyorum. Romantizmi helal daireye anca bu şekilde çekebilecekti yazar ve onu yapmış.
Bu arada ikinci kitapta nasıl yazacak o romantik sahneleri, hı?
Merak ediyorum, elimde değil. :)
Benim bu yeni nesil Türk yazarlarda en çok eleştirdiğim şeylerden biri de kitabın diyalogtan oluşması oluyor. Bazen taslak okuyorum ve bunu da söylüyorum "çok fazla diyalog yok mu sence de?".
Merve, bunu yapmamış, sizi güldürmek için diyaloğa boğmuyor sizi ya da habire laf dalaşında olan bir ikili değil, ha oluyor, olmuyor değil ama dozajında her şey.
Yok ya ben sevdim, çok sevdim hem de.
Tebrik ederim seni Merve! Bundan sonra yakın takibindeyim ;)
Etiketler:
2016 okumaları
,
ergenliğime döndüm
,
gözlerini haramdan sakın
,
hay maşallah
,
kitaplar
,
merve özcan
,
portakal kitap
,
timaş yayın grubu
,
wattpad
,
yüreğini haramdan sakın
22 Mart 2016 Salı
Aşk-ı Hüzün
Timaş'tan gelen hediyelerimi hatırlarsınız.
Hatırlamayanları bu yazıma alabilirim ;)
Videomda dediğim gibi hemen başladım Aşk-ı Hüzün'ü okumaya.
Nuriye Çeleğen'in diğer okuduğum kitapları da var biliyorsunuz, yazıları blogda mevcut olan.
Çok severek okuduğum için tekrar bahsetmeyi bir borç bilirim.
Aşk-ı Sükun ve İffet-i Kalp.
Gelelim Aşk-ı Hüzün'e.
Güzel olacağını, seveceğimi tahmin etmiştim.
Beklediğim gibi de oldu.
Peygamber Efendimiz (s.a.v)'i bir de annesinin ve süt annesinin ağzından dinledik.
Ama Nuriye Çeleğen gerçekten öyle bir anlatmış ki, bir annenin evladını beklemesini...
Yani anlatılanların kurgu olduğunu düşünmüyorsunuz bile.
Bir anne alemlerin yaradışılış sebebi olan evladını bekliyor, beklerken duyguları da sel olup akıyor.
Tabii ki çok beğendim.
Nuriye Hocam, ellerinize yüreğinize sağlık.
Hz. Halime kısmına da değinerek yazımı sonlandırayım.
Hz. Halime kısmında yazılar daha rahat aktı sanki, ne de olsa az çok bildiğimiz olaylar artık cereyan ediyordu güzel bir anlatımla.
Hz. Amine kısmında bilmediğim veya hatırlamadığım çok şey olduğunu fark ettim. Ramazanda kendimle siyer okuma konusunda sözleştim.
Bu kitabı okumadan evvel yine Nuriye Çeleğen'in yazmış olduğu Babam Hazreti Muhammed (a.s.m) isimli kitabı okumadığıma üzülüyordum ama şimdi sanki benim okuduğum sıralama daha iyi olacak gibime geliyor.
Bebeklikten başlamış oldum ve bu kitap da devam edecek.
Ben de Nuriye Çeleğen okumaya devam edeceğim.
Hatırlamayanları bu yazıma alabilirim ;)
Videomda dediğim gibi hemen başladım Aşk-ı Hüzün'ü okumaya.
Nuriye Çeleğen'in diğer okuduğum kitapları da var biliyorsunuz, yazıları blogda mevcut olan.
Çok severek okuduğum için tekrar bahsetmeyi bir borç bilirim.
Aşk-ı Sükun ve İffet-i Kalp.
Gelelim Aşk-ı Hüzün'e.
Güzel olacağını, seveceğimi tahmin etmiştim.
Beklediğim gibi de oldu.
Peygamber Efendimiz (s.a.v)'i bir de annesinin ve süt annesinin ağzından dinledik.
Ama Nuriye Çeleğen gerçekten öyle bir anlatmış ki, bir annenin evladını beklemesini...
Yani anlatılanların kurgu olduğunu düşünmüyorsunuz bile.
Bir anne alemlerin yaradışılış sebebi olan evladını bekliyor, beklerken duyguları da sel olup akıyor.
Tabii ki çok beğendim.
Nuriye Hocam, ellerinize yüreğinize sağlık.
Hz. Halime kısmına da değinerek yazımı sonlandırayım.
Hz. Halime kısmında yazılar daha rahat aktı sanki, ne de olsa az çok bildiğimiz olaylar artık cereyan ediyordu güzel bir anlatımla.
Hz. Amine kısmında bilmediğim veya hatırlamadığım çok şey olduğunu fark ettim. Ramazanda kendimle siyer okuma konusunda sözleştim.
Bu kitabı okumadan evvel yine Nuriye Çeleğen'in yazmış olduğu Babam Hazreti Muhammed (a.s.m) isimli kitabı okumadığıma üzülüyordum ama şimdi sanki benim okuduğum sıralama daha iyi olacak gibime geliyor.
Bebeklikten başlamış oldum ve bu kitap da devam edecek.
Ben de Nuriye Çeleğen okumaya devam edeceğim.
Etiketler:
2016 okumaları
,
aşkı hüzün
,
dini kitaplar
,
kitaplar
,
nuriye çeleğen
,
roman
,
seyhanın kitaplığı
,
the royal book club
,
timaş yayın grubu
18 Şubat 2016 Perşembe
Timaş Yayın Grubundan Gelen Hediyelerim!
Kaçınız Youtube kanalıma abone değilsiniz?
Yoo soruyorum, bir şey yapmıyacağım hadi söyleyin.
Kaçınız hiç videomu izlemedi?
Yorumlarınızı bekliyorum.
Gelelim videoya.
Videoda her şey anlattım olayın nasıl geliştiğini ve hediyeleri.
İzleyin diye bakın buraya da bırakıyorum.
Youtube kanalıma abone olanlar zaten izledi. Kimisi beğendi kimisi yorum yaptı. Bunca yılın hatırı var siz de geçip gitmeyin bence..
:)
Burada videolarım Hd kalitede izlenebilir vaziyette, bazen otomatik olarak düşük kalitede açıyor youtube, hani olur ya benden kaynaklı sanırsınız diye yazmak istedim :)
Yoo soruyorum, bir şey yapmıyacağım hadi söyleyin.
Kaçınız hiç videomu izlemedi?
Yorumlarınızı bekliyorum.
Gelelim videoya.
Videoda her şey anlattım olayın nasıl geliştiğini ve hediyeleri.
İzleyin diye bakın buraya da bırakıyorum.
Youtube kanalıma abone olanlar zaten izledi. Kimisi beğendi kimisi yorum yaptı. Bunca yılın hatırı var siz de geçip gitmeyin bence..
:)
Burada videolarım Hd kalitede izlenebilir vaziyette, bazen otomatik olarak düşük kalitede açıyor youtube, hani olur ya benden kaynaklı sanırsınız diye yazmak istedim :)
Etiketler:
hd izleyin
,
iyice alıştım
,
timaş
,
timaş yayın grubu
,
vlog
,
vlogger
,
youtube
,
youtube kanalım
,
youtuber
11 Ocak 2016 Pazartesi
Anılar da Yakılır
Hey gidi hey!
Bir yanda Ahmet Günbay Yıldız adının hiçbir şey ifade etmediği insanlar, bir yanda onunla büyümüş nesil...
Timaş bana bu kitabı yolladığında deliye dönmüştüm. Burada bahsettim.
Lisede en çok okuduğum yazarın yeni kitabını yollamışlar, bense yıllardır okumuyordum yazmaya devam ettiğini, basılmış elli kitabı olduğunu bilmiyordum.
Mutluluk denizinde bir dalgıçtım.
Ta ki kitabı okuyana dek..
Aman ne dram, ne karışık aile... helal dairesinde dönebilecek ne çetrefili entrika.
İçim şişti okurken.
Bir de 20 yıl.. hadi 20 demeyeyim de 15 yıl önce okuyormuşum ben bu hikayeleri, nasıl dayanıyormuşum?
Ahmet Günbay Yıldız, seni gördüğüme sevindim. Gerçekten çok sevindim, yoksa okunmayı bekleyen 100 kitabımın içinde (abartmadığımı biliyorsunuz) seni seçip okumazdım. Ama okumasaydım da aklımda gençliğimin en sevdiğim yazarı olarak kalsaydın.
Yazarı hiç bilmeyenler, yazmış olduğu 50 kitaptan birini seçip okusunlar bence. Çok kitabı var bende, sizse hiç okumamış olmayın.
Yazarı çok sevip her fırsatta kitaplarını okuyanlar muhakkak okusun.
Yazarı bir dönem okumuş sonra da bırakmışlar ise orada bıraksın.
Bir yanda Ahmet Günbay Yıldız adının hiçbir şey ifade etmediği insanlar, bir yanda onunla büyümüş nesil...
Timaş bana bu kitabı yolladığında deliye dönmüştüm. Burada bahsettim.
Lisede en çok okuduğum yazarın yeni kitabını yollamışlar, bense yıllardır okumuyordum yazmaya devam ettiğini, basılmış elli kitabı olduğunu bilmiyordum.
Mutluluk denizinde bir dalgıçtım.
Ta ki kitabı okuyana dek..
Aman ne dram, ne karışık aile... helal dairesinde dönebilecek ne çetrefili entrika.
İçim şişti okurken.
Bir de 20 yıl.. hadi 20 demeyeyim de 15 yıl önce okuyormuşum ben bu hikayeleri, nasıl dayanıyormuşum?
Ahmet Günbay Yıldız, seni gördüğüme sevindim. Gerçekten çok sevindim, yoksa okunmayı bekleyen 100 kitabımın içinde (abartmadığımı biliyorsunuz) seni seçip okumazdım. Ama okumasaydım da aklımda gençliğimin en sevdiğim yazarı olarak kalsaydın.
Yazarı hiç bilmeyenler, yazmış olduğu 50 kitaptan birini seçip okusunlar bence. Çok kitabı var bende, sizse hiç okumamış olmayın.
Yazarı çok sevip her fırsatta kitaplarını okuyanlar muhakkak okusun.
Yazarı bir dönem okumuş sonra da bırakmışlar ise orada bıraksın.
Etiketler:
2015 okumaları
,
ahmet günbay yıldız
,
anılar da yakılır
,
hey gidi günler
,
kitaplar
,
roman
,
timaş
,
timaş yayın grubu
26 Kasım 2015 Perşembe
Çıldırtan Çantam
Çıldırtan Çanta Kombinleri yazımı hatılarsınız.
Ah nasıl unutabilirsiniz ki o birbirinden aşık olunası bez çantaları.
İşte ben o yazıyı yazdıktan sonra sevgili Timaş Yayın Grubu bana bir jest yapıp iletişim bilgilerimi istedi.
Bana çanta göndereceklerdi!
Ben şok!
Çantayı göndereceklerdi göndermesine ama ben de eşek değilim ya seti kendim alacaktım hani ;)
Kargo beklediğimden ağır şekilde geldi. Yoksaaa.. yoksaa içinde kitap da mı vardı?!
Sakin olun, tamam setle beraber göndermemişler ama kitap da koymuşlar ya, canlarım benim ^.^
Ahmet Günbay Yıldız'ın sadece ismi bile zamanda yolculuk yapmama neden oldu zaten.
Lisede ne okur, ne kahırlanırdım be, hey gidi hey.
Bu arada okudum bile kitabı, yakında yorumu yazarım.
Şahane bez çantamdan, William Sheakspeare'in Venedik Taciri isimli eseri ve Okur-Yazar dergisi çıktı. Ben zaten kitap eklerine bayılırım. Döne döne tanıtımları okuyup mest olmak suretiyle alınacak kitap listemi kabarttım.
Bu aralar ciddi manada kolumdan düşmeyen havalı bez çantam için Timaş Yayın Grubuna teşekkürlerimi arz ederim.
Ah nasıl unutabilirsiniz ki o birbirinden aşık olunası bez çantaları.
İşte ben o yazıyı yazdıktan sonra sevgili Timaş Yayın Grubu bana bir jest yapıp iletişim bilgilerimi istedi.
Bana çanta göndereceklerdi!
Ben şok!
Çantayı göndereceklerdi göndermesine ama ben de eşek değilim ya seti kendim alacaktım hani ;)
Kargo beklediğimden ağır şekilde geldi. Yoksaaa.. yoksaa içinde kitap da mı vardı?!
Sakin olun, tamam setle beraber göndermemişler ama kitap da koymuşlar ya, canlarım benim ^.^
Ahmet Günbay Yıldız'ın sadece ismi bile zamanda yolculuk yapmama neden oldu zaten.
Lisede ne okur, ne kahırlanırdım be, hey gidi hey.
Bu arada okudum bile kitabı, yakında yorumu yazarım.
Şahane bez çantamdan, William Sheakspeare'in Venedik Taciri isimli eseri ve Okur-Yazar dergisi çıktı. Ben zaten kitap eklerine bayılırım. Döne döne tanıtımları okuyup mest olmak suretiyle alınacak kitap listemi kabarttım.
Bu aralar ciddi manada kolumdan düşmeyen havalı bez çantam için Timaş Yayın Grubuna teşekkürlerimi arz ederim.
Etiketler:
ahmet günbay yıldız
,
bez çanta
,
çıldırtan çanta
,
timaş yayın evi
,
timaş yayın grubu
,
william sheakspeare
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)