kendi çektiğim fotolar için instagrama bakabilirsiniz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kendi çektiğim fotolar için instagrama bakabilirsiniz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Aralık 2013 Pazartesi

Düğün Hediyesi

Gelelim kapağıyla gönülleri çelen kitabımıza.
Bu kitap daha basılmadan, tanıtımlarında, kapağına vurulmuştum, çok iyi hatırlıyorum.
Kapak çok güzel, arka kapak yine öyle.
Hele hele iç kapak muhteşem.

Bütün bunlar 150 sayfalık büyük puntolu bu kitap için!

Kitabın konusunda gelirsek, bir yemek eleştirmeninin eleştirisinden sonra restaurantını kapatmak zorunda kalan Julie, yeni işinin ilk gününde hayatını kararttığını düşündüğü yemek eleştirmenine yemeklerini beğendirmek zorunda kalacaktır.
Julie'nin eleştirmenle imtihanı! Bir de işin içine aşk girdi mi?..

Konu hoş aslında. Yazar Lucy Kevin iyi bir konu bulmuş ama sanki sıkılmış da, "Amann işte sonunda böyle olcak zaten, ne diye uzatıyorum bitiversin demiş" de olabildiğince kısa tutmuş gibi.
Yani cidden ama cidden çok kısa bir kitap. Bir oturuşta bitirebileceğiniz bir kitap.

Yazarın benim gibi tembel biri olduğuna dair şüphelerim var.
Ya da daha iyisi, benim gibi okuyucuyu sıkmaktan korkan biri.

Böyle kitapları, bir kitaptan çabuk sıkılanlara, kitap okuma alışkanlığı olmayıp olmasını isteyenlere, sınav haftasından ya da ağır bir kitaptan yeni çıkmışlara, yani hafif bir şeyler okumak isteyenlere öneririm.

Unutmadan, bunun bir seri olduğunu da ekleyelim. Arkasından gelecek 4 kısa kitabımız daha var, demek oluyor bu.

26 Temmuz 2013 Cuma

Sherlock


Sherlock iki hikaye anlatıyor.
Birincisi günümüzde, ikincisi 20.yy başlarında. Sherlock Holmes'un yazarı Sir Arthur Conan Doyle zamanında.
Bir bölüm ordan, bir bölüm günümüzden şeklinde ilerliyor.

Bu zamandaki sırların, Arthur Doyle'un yaşadıklarıyla kademe kademe çözülüşüne tanık oluyorsunuz.
Her bölümün heyecanlı bir yerde bitmesi okumanızı kolaylaştırıyor.
Gerçek verilerden yola çıkan kurgu bir roman olması ise, şüphesiz en iyi yani.

Sherlock hayranlarının kaçırmaması gereken bir kitap, diye yazıyor kapağında.
Ama bence dedektif hikayelerinden hoşlanan herkes zevkle okuyabilir.
Belki 'Sherlock'çular daha fazla zevkle. O ayrı :)


Not: Genelde kendi çektiğim kitap fotoğraflarını, konuyu dağıtmaması, tüm ilgi kitapta olması açısından, yazdığım postla kullanmam. Ama gördüğünüz gibi okuyoruz, çekiyoruz ;)

15 Haziran 2013 Cumartesi

Anlaşma

Ben bu kitabı Canan'ın düzenlediği çekilişlerden birinde kazandım. Islarla katılırsanız kazanırsınız ve söz konusu kitap olunca ben ısrarla katılıyorum.
Canan bu kitap için ilgi uyandırıcı bir yorum yapmıştı.
O yüzden okunacaklar listenize eklenmeli.
Şimdi ben de şiddetle öneriyorum. Bu da, listenizin ilk sıralarında olmalı, demek oluyor!

Kitaba ara verdiğim her an kafam kitapla meşguldu; yemek yerken, iş yaparken, sokakta koştururken...
Olay ilk sayfalarda, daha kim kimdir diye çözememişken kopuyor. Bir yandan olayı çözmeye çalışırken bir yandan geçmişe gidip gerçekleri öğreniyorsunuz.
3 günde bitti bu kitap. Ama resmen aylar geçmiş gibi, o sürecin içindeymişim gibi hissettim.
Sonradan okuduğum yorumlara göre herkes benimle aynı fikirde: Neden bu kadar geç okudum?!

Ve kesinlikle Jodi Picoult'un diğer ktiaplarını da okumalıyım!

Not: Kitap yorumlarında ilgiyi başka bir yere çekmemek için kapak fotoğrafı kullanırım, ancak bunun da sakıncaları varmış. Benim kitaplı fotograflarım için instagram sayfama bakabilirsiniz. Bu kitabınki burada mesela... Bu konuyu bir ara açarım size ;)

8 Haziran 2013 Cumartesi

'Kördüğüm' Ve 'Seninim'

Kitap yorumlarım okuduğum kitapların gerisinden geliyor. O yüzden bu tarzı birbirine yakın olan iki kitabı tek yazıda yorumlamaya karar verdim.

Kördüğüm


Heidi Betts'in üç kitaptan oluşan serisinin ilki.
İki rakip gazetecinin arasında yaşanan inatçı çekişmeden doğan romantizmi anlatan hoş bir kitap.
Romantik komedi tadında, oldukça fazla cüretkar sahnelerin yer aldığı rahat okunan tabir-i caizse yaz kitabı.
Deniz kıyısında şezlonga uzanıp elinize aldığınızda bir çırpıda bitecek ve belki de serinin diğer kitaplarını yanınıza almadığınız için pişman olacaksınız.
Bu linkte seriyi oldukça uygun fiyata bulabilirsiniz. 
Ama burada kitabın ilk kısmını okumadan almayın derim ben. Giriş; hem dili, hem içeriği bakımından kitabın geri kalanı hakkında çok iyi fikir veriyor.
Hoşunuza giderse ne âlâ! Yoksa, Dylan ve Ronnie yeter artık biraz ayrılın, diyebilirsiniz :)
Spoiler vermemek için uzatmıyorum artık ama sonunu özellikle beğendim. Seriyi okuyanların favorisi bu kitap. Ancak ben diğerlerini daha çok seveceğimi düşünüyorum nedense ;)

Seninim


Bana sorarsanız bu kitap kapağı ve kapağında yazanla çelişiyor. Yazı beklentiyi gerilim yönüne doğru çekse de, kapak size hiç de öyle bir  şey vaat etmiyor.
Okuyunca kapağın vaat ettiği şeyin daha doğru olduğunu görüyorsunuz. Eğer gerilim beklerseniz elbette beğenmezsiniz. 
Ancak esas kızın güzel-entelektüel-eğitimli bir eskort olduğunu, esas oğlanın ise yakışıklı-zengin-karizmatik-ne istediğini bilen-ilk defa eskort tutan biri olduğunu bilirseniz ve ilk karşılaşmalarından itibaren yayılan elektriği de ben size söylersem artık beklentiniz doğru yönde olur.
;)

Bu iki kitabı okumam üç günümü aldı. Elinizde sürünen kitaplardan bıktıysanız tavsiyemdir.
Ayrıca bana sorarsanız bu iki kitapta "+18"dir. Ona göre :)
Vay ben duymadım, yok ben işitmedim demeyin ;)

Ve kitap çekilişimizde son iki gün!