6 Şubat 2017 Pazartesi

Tüketim Çılgınlığı Çareleri

Benim bir tarzım yok.
Çok acı bir şey bu. Kabul ediyorum. Halbuki çok da tatlı bir kızım güzel giyinsem ne kadar hoş olur.. ama yok. Hiç olmadı.
İki ağabeyim olduğundan ve küçüklüğümde onların eskisini çok giydiğimden maskülen bir havam olduğunu düşünüyorum. Zaten ilkokuldayken falan tam bir erkek fatmaydım 😎(evet bu bence cool bir şey)

Ya bu yazı nereye gidiyor bilemiyorum. Genelde böyle olduğunda çok uzun bir yazı çıkıyor ortaya haberiniz olsun.

Çocukluğuma inmeyi kesip bir tarzım olmadığı kısmından devam edeyim. Bir tarzım olmadığı için gardırobum uyumsuz şeylerle dolu. Ne beğendiysem almışım.
Ne beğendiysem almışım derken öyle her beğendiğimi, her ölüp bittiğimi almam. Yakışması önemli. İçinde kendimi iyi hissetmem önemli. Rahat etmem önemli.
Onun dışında da önce bir bakarım kimler giyiyor? Daha önce zevksizliğiyle mimlediğim biri giymiş mi? Ya da sokakta herkesin üstünde mi? Taklitleri çıkıp da kusturma noktasına gelmiş mi?
Ee ne kaldı ki geriye?

Ne beğendiysem almışım derken bunu neyle giyerim diye düşünmeden almışım.
Haliyle hep 'bunun altına şöyle bir pantolon almalıyım', 'üstüne şöyle bir tunik alsam' düşünceleri içinde oluyorum ve giyecek hiçbir şey yok hissi tüm benliğimi sarıyor.

Konu sapıyor ve bir türlü demek istediklerimi diyemiyorum.
Kadınlar alışveriş yapmak kadar alışveriş üzerine sohbet etmeyi de seviyor, değil mi?

Eskiden sabah kalktığımda Markafoni + Trendyol fix rutinimdi. 
Şimdi bakmak aklıma bile gelmiyor, anca birisi şu indirime girmiş bir bak diyecek ya da baksana şu elbise iyi mi diyecek işte o zaman gireceğim. 
Çok çöp aldım öyle sitelerden. (Ama güzel şeyler de aldım şimdi çamur atmayalım)
Sanal mağaza gezmeyi nasıl bıraktıysam gerçek mağaza gezmeyi de azalttım. Hatta bazen aylarca bakmayıp sonra çıkınca ay ne güzel şeyler var diye gözümün döndüğünü hissediyorum.

Ama eşya insanı yoruyor biliyor musunuz?
Gözünüz dönüyor ve alıyorsunuz. Bazen mutlu oluyor bazen bunu neden aldım ki pişman oluyorsunuz. 
Hele o bunu almış ben de şundan alayım yarışına girenlerdenseniz cidden yazık. Bunu kendinize yapmayın.
Alışveriş hesapları, butik hesapları, sözde stylistler, için için kıskandığınız zengin züppeleri takipten çıkın.
Çıkın ya! O kızının doğum gününü nasıl kutlamış, hangi butik yine kopyala yapıştır ürünleri kendi tasarımı diye lanse etmiş, sürtük styliste bugün hangi marka peşkeş çekmiş..
Bunlar hayatınızda olmayınca otomatikman güzelleşiyorsunuz.

İstif de yapmayın. Mutlaka giymediklerinizi, artık size olmayanları elden çıkarın. Kilo verince giymek üzere dolapta elbise tutulmaz! Siz yeter ki verin o kiloları yenisini alırız kız fena mı?
Buna birçok insan önem vermiyor ama kullanılmayan her eşya negatif enerji yayıyor haberiniz yok.

Çok iddialı olacak belki ama bu yazıyı okuyanların %80'inden daha az kıyafetim vardır. Ve bu haliyle bile bana senelerce yetecek kıyafetim varken sizin dolabınızı düşünemiyorum. 
Topu size attım 😂😂😂

8 yorum :

  1. % 80 lik kısımdamıyım bilinmez ama alıp da giymeye fırsatımın olmadığı kıyafetlerim mevcut. Neyle kombin ederim dersi eskiden vardı. Belli başlı konularda sitil oturunca tek parça ile pek çok kombin yapabiliyorum ama giymeye ortamım yok. Bende 3 - 5 parça amele kıyafetiyle haftaları / ayları geçiriyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. acemiii bende senin gibiyim :)) iş kıyafeti giyiyorum. :D

      Sil
  2. 1,5 yıldır alışverişe çıkmıyorum, çok da rahatım. Sıkıldıysam orasını burasını değiştiriyorum giysilerimin falan filan iyi gidiyor...

    YanıtlaSil
  3. fazla eşyanın negatif enerji yaydığı doğru gerçekten.. altı ay giymediğinizi elden çıkarın derler güzel bir süre senin dediğin gibi kilo kısmı zaten o aylar kadar değişmediyse bir süre daha değişmeyecek demektir :) bende elden çıkarma konusunda iyiyim ama bazı parçalar hatıra ve aynı değeri vereceklere gitsin diye bekletirim.. gördüm beğendim aldım yapıp istif yapmam zira aldığım şeyi hemen giymeyi sevenlerdedim ben.. yıkamadan bile giyerim.. bazen birileri gelir giyer diye sakladıklarım oluyor zira misafir gelir gider bize sıkça ama bir süre kimsenin giymediklerini kollar onları da elden çıkarırım yada çıkarma al sen sende kalsın geri getirme derim :) ailecek giysi paylaşımı yapmayı severiz biz vermeye önce kuzenlerden başlarız hep.. kimseye olmuyorsa o zaman belediye birimlerine yada köye gönderiyoruz orada kimseye olmaz sa bile tarlada bağda bahçede kullanılır köy sandığına atarız.. bak işte alış da olsa veriş de olsa hep konuşmalar uzun oluyor :)

    YanıtlaSil
  4. 1 sezon giymediysen diğer sezona geçmeden dolabımdan cıkarıyorum cunku çok eşya cidden mutsuzluk vermeye başladı aldıklarıma üzülür durumdayım sadeleştirmeye çalışıyorum ama 1 veriyorsam 2 alıyorum böylede sadeleşme olmuyor tabi :))

    YanıtlaSil
  5. Benim zamanımın çoğu iş yerinde geçtiği için ve iş yerinde de belli renkler giydiğimiz için alış veriş yaparken istem dışı hep iş yerinde giyebileceğim şeylere bakıyorum.Bu yüzden de dolabım tek renklileşmeye başladı.Bu nedenle zaman zaman sıkıntı yaşayabiliyorum.. Ben ara sıra özellikle de mevsim başlarında dolabımda ayıklama yaparım.Böylelikle hem ihtiyaçlarımı belirliyorum hem de vermem gerekenleri ayırıyorum.Biz yakın çevremizle kıyafet dağıtmaya birbirimizden başlarız hep; kıyafetlerimizi hatta bazen alıp da giyemediğimiz ayakkabılarımızı birbirimize vererek değerlendiririz.Değerlendiremiyorsak belediye birimlerine göndeririz.

    YanıtlaSil
  6. Gerçekten çok açıklayıcı ve etkileyici. Yarın temizlik var dolabımda :)

    YanıtlaSil
  7. Ağzın bal yesin:) Ne güzel söylemişsin oh. Ben de aylardır alışverişe çıkmıyorum. Fena mı? Hep instagram yüzünden bu tüketim çılgınlığı(yüzünü kapatan maymun emoji)

    YanıtlaSil

söz sizin...