Blogda yazarım deyip instagramda bile üzerinde durmadığım, blogda yazmayı ise habire ertelediğim gezilerim, kitaplarım, filmlerim..
Hadi bir kez daha zorlayayım.
Bu gezi de çok özel çünkü.
Ucuza uçak bileti buldum. (Bunun için instagramda güzel hesaplar var.)
Çok şükür gidelim mi diyince tamam diyen arkadaşlar var ki tek gitmek zorunda kalmadım :)
E benim bildiğiniz Belçikalı bir arkadaşım da var, evlenip Belçika'ya giden arkadaşım da var. Belçika'ya gitmemek hata olacaktı yani.
2019'da Brüksel ve Brugge gitmiş çok da beğenmiştim, daha fazla zaman geçirmek istediğimi bugün bile hatırlıyorum.
Görüyorsunuz ya tereddüt edecek durumum yoktu.
Bir gün Brugge, bir gün Dinant, bir gün Gent yaptık.
Brüksel'den en uzun yol Dinant idi. 2. dk da bir duruyordu tren. Öyle sıktı yani duraklar. Küçük bir yer ama Belçika'nın en büyük kalelerinden biri buradaymış. Ve çok sakindi. Yol üzerinde aklımızın kaldığı evler gördük. Zengin mühitiydi zaar.
Gent ise en kısa mesafeli olandı.
Gotik bir havası vardı. Ya da hava çok griydi de bana ondan mı öyle geldi.
En çok o gün üşüdüm ve en çok o gün yoruldum.
Brugge'a gittiğimiz gün Allah'tan gökyüzünü görebiliyorduk. Bıraktığım gibiydi:) Oldtown Türk istilasındaydı adeta. Sadece Türkler vardı.
Hafta sonu biletleri %50 indirimli oluyor. Gezi planlarken hem bunu hem de pazar günleri her yerin kapalı olduğunu hesaba katmalı. Ben öyle ıncık cıncık gezmesem de olur denirse bir günde birkaç yer görülebilir. Onu da hesaba katacaksınız. Hatta hazır hesaba katılmış yazılar bulabilirsiniz. Üzgünüm ama bu yazı öyle bir yazı değil. Normalde her birini ayrı ayrı yazıp nerede ne gezilir haritası çıkarmam gerekirken biliyorum ki yazamayacağım. Onun sözünü hiç vermiyim.
Belçika küçük bir ülke ve konumu itibariyle birçok komşu ülke gezme imkanı sunuyor. Paris'e, Köln'e, Amsterdam'a ya da sınıra yakın ülke şehirlerine geçebilirsiniz.
Nitekim biz bir de Amsterdam yaptık ki, bak onun yazısını ayrı yazmak isterim ama nasip :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
söz sizin...