5 Şubat 2016 Cuma

Çaycı İzzet Efendi

Ben aslında konuk yazarlık konusunda iyi değilim. Daha önce konuk yazar olmaya çalıştım ama hiçbir şey başkasının blogunda anlatmaya değecek kadar önemli gelmedi. Kendi blogumdaki pervasızlığı başkasının alanında göstermenin alemi yoktu. Yazamadım. Ama istedim.
En sevdiğim arkadaşımın çok sevdiği Kukla Süreyya'nın blogunda konuk yazar olma fikri cazip geldi, bir sefer daha dene, dedirtti bana.
Süreyya, uzman olduğunuz bir konuda, diyordu ama kendimi hiçbir konuda uzman görmüyordum, vazgeçse miydim acaba şimdiden?
Bir konu bulursam belki işim daha kolay olurdu, diyerek önce konumu belirledim. Kendini fahri Çengelköylü ilan etmiş biriydim ve doğma büyüme Çengelköylü bir kukla olan Süreyya'nın blogunda yazacaksam yazım da Çengelköy'de geçmeliydi.
Süreyya'nın da hoşuma gidecek bir yer biliyordum, en iyisi oradan bahsetmek olacaktı: Çaycı İzzet Efendi.

Ben Kukla Süreyya'ya yazımı yazdım yolladım, yazı yayımlandı çok da memnun oldum ama bu güzel mekanı kendi blogumda anlatmayı unuttum ya da ihmal ettim.
Bu yazıyla hem Çaycı İzzet Efendi'yi tanıttım, hem de ben konuk yazar oldum, bunun da söylemiş oldum.


Gerçek Çengelköylülerin isyan etmesine yol açacak kadar popülerleşti Çengelköy.
Sadece "Çınaraltı"ndan ibaret bir yer değil, gençlerin açılan her mekanı doldurduğu bir semtimiz artık.
Çaycı İzzet Efendi ise ara sokaklardan birinde, ana yolun gürültüsünden uzak nezih bir mekan.
Dünya çayları Çengelköy'de toplanmış, gelip koklayıp zevkimize uygun çayımızı seçmeyi ve tatmamızı bekliyor.
Mekan adını çay risalesinin yazarı olan İzzet Efendi'den alıyor. Çay günümüzdeki popülerliğinde değilken bile çaya meftun olan İzzet Efendiye selam duruyor.
İçerisi çaylar ve kitaplarla çevrili. Dinginlik hakim.

İşin en güzeli de böyle bir yerin sahibi. Sahibinin ilgi ve alakasına, çay ikramındaki özene mest oluyorum. Zaten bu kadar güzel elektriği olan bir yerden başka türlüsü beklenemezdi. Yani demek istiyorum ki, arkadaş grubunuzla bir türlü toparlanamasanız yalnız gidin, sıkılmazsınız.
Belki Kukla Süreyya da gelir, karşılaşırsınız hem.

Belki de benimle karşılaşırsınız. Çengelköy küçük, belli mi olur? :)
Ben Haşmet Babaoğluyla karşılaştım mesela ^.^

12 yorum:

  1. dün gittik Çınaraltı'na başka mekan bilmediğimden :( daha çok yaz sen Seyhancım, annemle kardeşimi götürecek yer bulamadım inan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aa tüh çok güzel yerler vardı ya.
      haklısın çekirdeğim daha çok yazmayı ben de istiyorum bakalımm..

      Sil
  2. Ne kadar güzel bir mekan bu tarz yerleri çok seviyorum :)

    YanıtlaSil
  3. Çayın fiyatıni merak ettim zira eşim cayin cok pahali olmasina takim 😄

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. normal siyah çayın ne kadar olduğunu bilmiyorum ama çok güzel demlenmiş onu söyleyebilirim.
      genelde diğer çayları denediğimizden..
      onlarda demlik 10 tl idi milk oolong mesela.
      yanında cevizli kek ve kurabiye ikram ediyorlar, çok hoş ya.
      verilen paraya değmediğini düşünsem inan aksini yazmazdım.

      Sil
  4. Çengelköy çok güzel de arabayı park etmek çok sıkıntılı;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tabii.. bi de özellikle hafta sonu kalabalıklığı...

      Sil

söz sizin...