31 Temmuz 2012 Salı

Lütfen Anneme İyi Bak

Ben bu aralar o kadar çok okuyorum ki, kendim bile şaşırıyorum.
Ağustos ayında bu kadar sık okuyamıyacağım için ve elimde de okunmayı bekleyen çok kitabım olduğu için, hiç dışarı çıkmadığım ve hiç tv izlemediğim için. Okuyorum da okuyorum.
Bloga yansıması kimileri için sıkıcı olsa da kimileri için sevindirici olacak biliyorum ;)


Bu kitabı almam için yazarın Güney Koreli olması yetti.
Güney Kore filmleri ile başladığım Güney Kore sevdasına, kitaplarıyla devam ediyorum ve yanılmıyorum.
Kitabı 2 günde bitirip çok seviyorum.

Yeryüzünde en çok annemizi sevdiğimizi söylersem yalan olmaz sanırım.
Ve yine en çok onu kırdığımızı söylersem...
Malesef öyle. Nazımız ona geçtiğinden sanırım en çok onu kırıyoruz.

Kitabın konusu ise kaybolan bir annenin ardından yaşanan pişmanlıklar.
İddia ediyorum roman kahramanlarının yerine koysanız kendinizi aynı pişmanlıkları yaşarsınız.

Sadece çeviri konusunda tereddütlerim vardı. Ama hayır, çok şükür gayet rahat okunan güzel bir kitap çıktı.
Bence yaz bitmeden alın, sıkılmadan okuyun ;)

30 Temmuz 2012 Pazartesi

Burçlar ve Özellikleri


Astroloji, her kültüre ve inanışa göre çeşitlilik gösteren bir alan. Sümerlerin gökyüzündeki döngüleri
incelemesiyle başlayan süreç, bugüne gelmiş durumda. Sümerlerin ilk araştırmalarında belirledikleri
18 burç, sonraki araştırma ve incelemelerle 12’ye düşmüş. Tabi, bunlar Batı astrolojisi için geçerli.

Astrolojide herkesin bildiği ve hayatında en az bir kere ilgilendiği dalı ise burçlar. Batı astrolojisinde 12
tane burç var; koç, boğa, ikizler, yengeç, aslan, başak, terazi, akrep, yay, oğlak, kova ve balık. Doğum
anınızdaki sizin ve Güneş’in konumuna göre hangi takımyıldıza denk geldiğinizle belirlenen burçlar,
yaptığı etkiyle kişinin karakteristik özelliklerini açıkça ortaya koyabiliyor.

Koçlar genelde inatçılıkları ve dik kafalılıklarıyla bilinirler. Çok enerji doludurlar ve bu enerjiyi kontrol
altına almayı başarırlarsa, çok önemli işlere imza atabilirler.

Boğalar, lükse düşkündür ve her zaman güvende olduklarını bilmek isterler. En sadık ve evcimen burç
olarak bilinen boğa, kolay kolay kızmaz ve fikir değiştirmezler.

İkizler burcu olan insanlar, tamamen anlık değişimler yaşayan ve bir anı bir anını tutmayan bir yapıya
sahiptir. En iyi olduğu konu araştırıp, öğrenmek ve onları yaymaktır.

Yengeç, boğayla birlikte en sevecen burçlar arasında yerini alıyor. Tartışmacı ama aynı zamanda
hassas bir yapıları vardır. Duygusal dünyalarındaki değişimler çok sık ve anlıktır.

Aslan burcu, liderlik vasfını en belirgin sergileyen burçtur. Gerektiğinde çok sert davranmaktan
çekinmezler ve hırslıdırlar.

Başak, mükemmeliyetçiliğin burcudur. Patron olmaktan çok, hizmet eden kanalda olmak
karakterlerine daha yatkındır.

Terazi burcu, doğuştan gelen bir dürüst olma yeteneğine sahiptir. Romantik yapılarından ötürü aşka
âşık olurlar.

Hırsı ve kin tutmasıyla bilinen akrep burcu, sonuçlarını düşünmeden istediklerini elde etmek için
uğraşan kişilerin burcudur.

Yay burcu insanları, içlerindeki çocuk tarafı yaşları ne olursa olsun hiç kaybetmezler. Bencil olan
yaylar, aşık oldukları zaman dünyanın en tatlı insanı haline gelirler.

Organizasyon yeteneği doğuştan gelen oğlaklar, hırslı ve mükemmeliyetçi bir yapıdadır. Kendilerini
gösterme çabası içindedirler ve bu başarılarına ket vurur.

Yaratıcıkla araları pek iyi olmayan kova burçları, arkadaş canlısıdır ve bağımsız bir karakterdir. En az
kendi kadar çevresindekilerin de iyi bir hayata sahip olmasını ister.


Hassas ve kararsız balık burçları, etrafındakilere hizmet ederek kendilerine yer edinmeye çalışırlar ve
buna ihtiyaç duyarlar.

mahmure.com

Mutluluğa Uzak Kalmayın


Özel günlerinizde sizin için özel olan kişilere mutluluğunuz için tasarlanmış bir pırlanta
hediye edin. Sizin için yıllarca emek sarf etmiş annenize özenle hazırladığımız kolye modelleri,
yıllarca beraber olmak istediğiniz sevgilinize yıllarca güvenle saklayabileceği alyans yüzük ve özenle
büyüttüğünüz kızınıza özel atölyelerimizde hazırladığımız burç kolyelerden birini hediye edin.

Türkiye’nin en geniş ürün yelpazesine sahip hazinem.com’a gelerek size sunulan en güvenli
hizmetlerden faydalanın. Hemen siteye üye olarak edinebileceğiniz yüzükölçeriniz ile yüzük
ölçünüzü öğrenerek sipariş verebilirsiniz. Bu mutlu anlarınızı en çabuk şekilde sağlamak için ücretsiz
ve hızlı teslimat anlayışları ile sizlere hak ettiğiniz güvencede hizmet sunuyorlar.

Hazinem.com’un size uygun fiyatlardan oluşan ürünlerini ziyaret edin, sevdikleriniz özenle
tasarlanmış hediyeleri ile mutluluğa adım atsınlar. %100 güvenli alışveriş imkanı, 30 gün içerisinde
ücretsiz iade ve değişim güvencesi ile sertifikalı pırlantalara, altın alyans ve diğer tüm çeşitlere sahip
olabilirsiniz. Pırlanta almak kolay olmalı düşüncesi ile çıktıkları yolda alışverişinizde güvenli ve kolay
yöntemleri ile sizlere hizmette sınır tanımıyorlar.


Kozmetik ve Parfüm Alışverişiniz

Parfüm, krem, losyon, ruj, deodorant derken kozmetik ihtiyaçlarınız hiç bitmiyor, her biri için ayrıca zaman ayırıp tamamlamaya çalışmak giderek sıkıntılı bir hal mi alıyor?

Böyle düşünüyorsanız eğer balerin.com’ un web sitesine bir göz gezdirmenizde fayda var. Erkek parfüm ve kadın parfüm çeşitleri, cilt bakımı ürünleri, güneş losyonları, kozmetik malzemeleri ve daha birçok farklı ürünü uygun fiyatlarla temin edebilir, boşuna zaman harcamadan ve yorulmadan kendinize keyifli bir alışveriş süreci yaşayabilirsiniz.

Sizden gelen talepler doğrultusunda ürün çeşitliliğini devamlı artıran online kozmetik mağazanız balerin.com, siparişlerinizi en kısa sürede size ulaştırıyor, memnuniyetinize kurulduğu ilk andan beri gereken önemi gösteriyor.

Yeni gelen ürünlerin yanı sıra fırsat ürünlerini ve kampanyalı ürünlerini de web sitesinden takip edin, karlı bir alışveriş yapmanın keyfini çıkarın.


Aşkın Gücü


Hediye konusunda uzun zamandır sıkıntı çeken beylerin işini kolaylaştıracak aksesuarlar artık daha
yaygın. Sevgilinize hem modaya uygun hem de aşkınızı anlatan bir hediye seçmekte zorlanıyorsanız
tercihinizi yapmadan önce kız arkadaşınızı yakından tanımanızı öneririz.


Eğer şıklığına ve modaya çok düşkünse üzerinde isminin olduğu bir uzun kolye onu mutlu edebilir.
Ya da tamamen kendi tarzını konuşturmaktan hoşlanan sevgiliniz için deri bilezik ideal olabilir.

Aşkınızı anlatmanın en güzel yollarında biri de şüphesiz, sevgilinizin zarif parmaklarında ışıldayan bir
kalp olacaktır. İki parmağa geçen yüzüklerin moda olduğu bu dönemde, sevgilinize bir yandan modayı
onun istediği şekilde takip ettiğinizi gösterirken bir yandan da yüzüğün üzerindeki ‘love’ yazısıyla
onu kendinize bir kez daha aşık etmeniz mümkün. Ne tarz aksesuarlardan hoşlanıyor olursa olsun
her bayanın hoşuna gidecek bu tasarım yüzük Nomastore’da görücüye çıkıyor.

Uzun zamandır onu şaşırtmıyorsanız ilişkinizin ve aşkınızın sonsuzluğu için bu yüzüğün tam zamanı!

28 Temmuz 2012 Cumartesi

Evden Ucuz Oyuncak Alabilmenin Rahatlığı

Çocuğunuzun en sevdiği şey oyuncaklarıyla oynamaksa, doğru adrestesiniz.
Güvenilir oyuncak satış sitesi olan Oyuncakdenizi.com, çok çeşitli oyuncak yelpazesiyle bir tık yakınınızda. Sağlık için hiçbir tehdit oluşturmadığı bilimsel testlerle kanıtlanmış oyuncaklar, çeşitliliğiyle her çocuğun zevkine hitap eder cinsten.
Lego, Fisher Price, Playskool gibi tanınmış markaların oyuncaklarının yanında, en sevilen çizgi karakterlerin oyuncaklarını da kolaylıkla bulmak mümkün.
Eğitici ve eğlendirici oyuncakların yanında, okumayı seven çocuklar için de kitap alma şansına sahipsiniz.

En güzel yanı da, hafta içi 17.00’den önce vereceğiniz siparişler, aynı gün kargoya verilir ve oyuncağınız ertesi gün elinizde olur!!
İnternetten ödeme seçeneğine ek olarak kapıda ödeme seçeneği sunan Oyuncakdenizi.com, oyuncak araba, oyuncak bebek gibi oyuncakların dışında ebeveynlere yönelik puzzle, kutu oyunları gibi oyunları alma fırsatını ayağınıza kadar getiriyor.
En ucuz oyuncakları en rahat şekilde alabileceğiniz yer olan Oyuncakdenizi.com, her yaş grubuna uygun oyuncaklarıyla gözdeniz olmaya aday.


23 Temmuz 2012 Pazartesi

2666

Şu nihayet biten lanet kitabın yorumunu daha fazla bekletmeden yazmalı.
Yazmalı ki, benim gibi dehşet övgülere kanıp, okumak isteyecek insanları zaman israfından kurtarmalı.
Roberto Bolano'nun ölmeden önce tamamlayıp 5 kitap halinde yayınlanmasını vasiyet ettiği mirasçıları, beş kitabı birleştirip kitap severlere sunmuşlar.
Önce çok sevindim çünkü seriyle uğraşmak zorunda kalmayacaktım.
Sonra...
Sonra ya geleceğim...

Kitaba övgüler acayip.
Şöyle muhteşem de, böyle olağanüstü de.
Hemen okumalı, aman okumalı. Falan.
Gazetede görmüştüm.

Baktım fiyatı da bu olağanüstü(!) kitap için oldukça uygun.
Aldım bende.
Sonra..(sonrasına geldik işte)
Keşke dedim, keşke seri olsaydı.
Serinin ilk kitabını okuduktan sonra diğerlerine elimi sürmezdim ki!
Mirasçılarda bunu öngördüler sanırım!

Peki bu kitaba düzülen methiyeler de neyin nesi?

Açıkçası kitabı öven insanların bu kitabı okuduğundan şüpheliyim!

Kitap açılışında bir İspanyol, bir Fransız bir İtalyan var.
Daha sonra onlara bir de İngiliz katılacak. Bir de Türk girse tam fıkra olacak cinsten aslında :/
Neyse bu yazarların ortak özelliği Alman Dili ve Edebiyatı hatta Alman bir yazar olan Benno Von Arcimboldi.
İzini sürüyorlar, ancak iz, sürdükleriyle kalıyor.

Son bölümde de Arcimboldi çıkıyor karşımıza.
En güzel kısmı buydu diyebilirim.
Yine de beklediğim vurucu darbe, vay be dedirtecek bir şey maalesef olmadı ve ben bu 991 sayfalık kitabı yaklaşık bir ay kadar bir süreyle boşu boşuna okuduğumu ancak idrak ettim!

Hele suçlarla ilgili bölüm vardı ki içim şişti okurken.

Ölünün arkasından kötü konuşulmaz ama anlatım diline de değinmek istiyorum.
Geveze insanlar olur ya hani, alt tarafı otobüse binmiştir ama onu, durakta beklediğinden beklediği müddetçe geçip giden otobüs numaralarından, bakıştığı insanlar bahseder, otobüse binişini adım adım anlatır sizde her an bir olay kopacak diye dinlersiniz ama otobüs hikayesi gayet sıradanlıkla sona erer.
Heh! İşte aynı öyle!

Nasıl ki öyle geveze insanlara dayanamıyorum bu kitaba da dayanamadım.

Yaşadığım bu hayal kırıklığını (yoksa sinir harbi mi demeliyim bilmiyorum) anlatamam.

Üzerine çok yazı okudum ve büyük bir beklentiyle kitabı okudum.

Dolayısıyla belki benim anlattığım kadar kötü bir kitap değildir.
Ama kesinlikle ve kesinlikle bu kadar övgüyü asla haketmiyor!

NOT : Bu uzun yazı sizi daha çileli bir uzunluktaki kitaptan koruyacaktır, okumanızı tavsiye ederim!

20 Temmuz 2012 Cuma

Ramazan


Sahur yemeğinde bereket vardır. Bir yudum su bile içecek olsanız, sahura kalkmayı ihmal etmeyiniz. Çünkü sahura kalkana Allah rahmet eder, meleklerde bağışlanmaları için dua eder.
Hadis-i Şerif    

Serin ve hayırlı ramazanlar...

16 Temmuz 2012 Pazartesi

İçimdeki Canavarla Tanışın

Ölümle 3 yıl önce tanıştım diyebilirim.
Anneannem 3 senedir hasta yatıyordu. Ama sapasağlam dedem vefat etmişti.
Hiçbirimizin beklemediği ani bir ölümdü.

Üç senede dedemi sadece üç kere rüyamda gördüm, üçünde de ağlayarak uyandım.

Geçenlerde ise, çok sevdiğim, güler yüzlü, hayat dolu, sağlıklı amcam vefat etti.
Yoğun bakımda olduğu haberi geldiğinde ağlayarak hazırlandım, ama içimdeki ses bir şey olmadı abartıyorlar diyordu.
İçimdeki sese sıçayım!

Bir haftayı çoktan aştık ama bu satırları yazarken bile ellerim titriyor, çarpıntım oluyor...

Burada sadece güzel şeylerden bahsedip, güzel şeyleri hatırlamak istesem de, bu olayı, o melek adamı unutmak istemediğimden yazıyorum.

Ben okumaya başladım, bakın bugün bilgisayarı da açtım. Yarın televizyonu da açar bi' başka gün şarkı söylemeye de başlarım. Gezer tozar burda da yazarım.
Ama benim acıma kayıtsız kalan arkadaş dediğim insanları unutmayacağım.
İki adım atmaya üşenip telefon edenleri, telefon bile etmeyip mesaj çekenleri, haberleri yokmuş gibi davrananları unutmayacağım!

Eğer "sadece amca" diye düşünülüyorsa, sadece amca değil aynı zamanda babaydı!
Yok ben baş sağlığı bile dilemeye layık görülmüyorsam.. evet bunu da düşündüm. Ben belki kötü biriyim ve umursamazlığınız nedeni bu, kendinizi kandırıyorsunuz. Bu sadece sizin kötülüğünüz.

Aramalarına, gelmelerine, bana sarılmalarına şaşırdığım insanlar da oldu. Allah hepsinden razı olsun.

Böyle cenaze zamanlarında tespit ettiğim bir şey var. İyi insanlar daha iyi oluyor, benim gibi kötü insanlarsa daha kötü.
Ama iyi insan da, kötü insan da.. ziyaret edilmeyi, hal hatır sorulmayı hak ediyor.

Kötü zamanlarınızda tanıdıklarınızın yanlarında olun!..

Bu yazı yoruma kapalı. Diğer yazıların altına da bu konuyla ilgili yazmazsanız sevinirim.

7 Temmuz 2012 Cumartesi

Kule Dibi Diye Tabir Edilen Yer

Bir şehrin tadını en iyi tursitler çıkarıyor.
Gezdikçe bunu anlıyorum.

Galata kulesinin önünden geçip gitmiştim daha önce ama hiç çıkmamıştım.
Çıkmaya niyetlenmiş miydim, onu da hatırlamıyorum.

Çıkmak için yanlış bir zaman seçtiğimi düşünüyordum.
Çünkü önce İstanbul Seyir Terasına çıkmıştım. 236 m. yüksektikten şehri 360 derece izleyebiliyor, mest oluyor, büyüleniyorsunuz.
Haliyle Galata Kulesi kesmez beni diye düşünüyordum.

Yanılmışım.



Seyir terasının keyfi ayrı, Galata Kulesinin zevki ayrı.
Ben ikisine de gitmenizi öneririm.

Kule'ye çıkın karşınıza Üsküdar'ı alın ve düşünün: Hezarfen Ahmed Çelebi nasıl burdan Üsküdar'a uçmuş?!



Bu geziye, Taksim'den Galata'ya inmek, Karaköy'de muhakkak Gülloğluna gidip tatlı yemek yakışır.
Benden söylemesi ;)

2 Temmuz 2012 Pazartesi

Ah Şu Kitaplar...

Çok kızıyorum kendime...
7 yaşında değilde daha önce okumayı öğrenemedim diye.

'Onlu' yaşlarda daha fazla klasikleri okumadım diye.
Daha hızlı okuyamıyorum, bir şeyleri okurken çok vakit kaybediyorum diye...
Okuduklarımı unutuyorum, okuduğum bir kitabı tekrar okumak istiyorum ve bir kitabı tekrar okuyacağıma yeni bir kitap okurum düşüncesi daha ağır basıyor diye...

Elimdeki kitabı bitirir bitirmez soluğu kitapyurdunda aldım.
Oysa söz vermiştim, sağdan soldan alıp okuyacaklarım vardı, yeni kitap almadan okuyacak kitap bırakmayacaktım etrafta, ama zaten kitap okumak ne kadar güzelse almakta bir o kadar güzel değil miydi?
Arada bir girip sepetime bakıp yenileyip çıkıyordum ama bu sefer sepeti güncelledim ve dayanamadım aldım.


Büyüleyici bir kalınlık değil mi?

Değil işte!
Kalın kitabın cazibesi başka olur, kimilerini korkutsa da en sevdiğim kitaplar kalın olmuştur.
Bu kalınlık ise bana 'Rüzgar Gibi Geçti'yi hatırlatıyordu.

Bitmeyen kitap koydum adını. Kucağımda sürünüyor şu aralar.
Kitabın hikayesi ve yorumu bitince gelecek.
Çok hevesle aldığım ve gördüğünüz kuleyi oluşturan kitaplardan da soğuttu beni, o kadarını söyleyebilirim.


Ya da birden kapımda beliren bu kitap beni diğerlerinden soğutmuş olabilir :


Der-saadet gönderecek diye almamıştım ben ama o da göndermeyince artık iyice umudu kesmiş, burda ona gönderme yapmıştım. Hemen sonra geldi zaten.
Herkes okusun en son ben okuyayım diye bu kadar geç gönderdiğini yazmış içindeki mektupta :)))

Ben artık kitap almayacağım maalesef, buna kendim de inanmakta zorlansam da, önümüzdeki kış için başka planlarım var.
Kısacası mecburum :/
Ama siz gönderebilirsiniz yani, insanlık ölmedi ya :D

Aslında yazlık kitaplar listesi hazırlamaktı niyetim,
ama bu post çok uzadı artık başka yazıya ;)